Dikenli Bölge

Şimdi ben kenarına gitsem bu düzlüğün
Diğer yana baksam
Bir şeyler ararcasına, burada olmayan
Oysa her şey de olsa görünürde diyelim
Bir şelale bile olsa bir yerinde
Uzaklara götüren gümbürtülü sesler çıkarıp
Daha da genişleten bu parkı
Sonsuzluğu bir ucundan tutup
Buradaki her şeyle beraber bizi de
Bir parçası yapan okyanusların, göklerin



Ama ben yine de ille görmek istesem orayı
Bu parkın sınırlarından biri olan
O uçurum benzeri yükseltinin tepesinden
Diğer yana baksam



'İlle de sınırları aşmak istiyorsan
Şuradaki sınıra bak mesela' desen sen
Hani sınır bile değilmiş gibi
İç içe geçen diğer yanla
Bir uçurumla ayrılıp bağırmayan sınır olduğunu



Ama ben hemen isyan etsem sana
Bu korumacı tavrında, şefkatinde bulduğum o anlam'a
Baş kaldırıp iyice yanaşsam o dikenli bölgeye
Adına yakışacak kadar ötelere savuran iki yanı
Sınır gibi sınır
Yani bambaşka bir dünyanın eşiği o yere


Hep öyle eşiklerde durmayı özlesem
En ortasındayken mesela bir bahçenin
Dünyanın en korunaklı yerinde gezinirken
Bir ucundan tutmayı özlesem birden
O kirli yüzlü çocuğun dünyasını
Çıplak ayaklarıyla taşların üzerinde koşturan




En çok da öyle şeylerde bulsam çünkü sonsuzluğu
Gerçek bir sınırla ayrılacak kadar öte yanda kalan şeylerde
Küçük bir çocuğun kirli yüzüyle anlattığı
O uzun hikâyenin en acıklı yerinde bulsam onu mesela
Ve değiştirilemez bir yazgıyı anlatan tüm hikâyelerin