Dilbaz Üflenen Maşuklar
Can telaşı bu!
Acısını göğe geren kadınlar
Sarı trenlere siyah esvap salarlar
Kan çanağı gözlerin seyrine
Dut yemiş bülbül diller
Ay kırmızı şallar örtülür
Üryan kanatların üstüne
Bu mezbelelikte
Çopur emine...
Olmuştur;
Göz göze gelmiştir elbet
Sonu aşksız biten bir hikâye
Dalında karanfil elinde mendil
İşvesi sulukule yoludur
Beşikte salınır bebeler
Her dümteke gerdan
Her ayaza merdandır
İçine ot tıkanan/
Üstüne ciğara kıvrılan
Mayasıl hayat...
Acımazlar/
Bak ve gör
Eğer vicdan denilen tekne
Su kaçırmıyorsa şadırvanlarından
Bir tilki;
Tavuk açlığında değilse
Günsüz güneş yollarında
Ve sadece doymaksa inat
Kaç boğum atılır sevdaya
Ya/da fersiz ve öksüz
Yol yordam sorulur
Virane koyaklarda
Dilbaz üflenen çağlar
Hep laçka olur
Bildiğim...
Virane ömrün çalıntısı
Göz dikilen bir ceylanın
Kalbi hançerleyen avuntusu
Ölüler konuşmaz!
Ancak bize bıraktıkları ağıtlardır
Dilden dile çırpınan/
Sözüm;
Söz/ki
Bir daha gelirsem semtinize
Bir yastık bir döşek olsun
Kaldırım yüzlerinizde
Sökün mitillerimi
Yaşamak korkakça
Değil militancadır
Dilbaz üflenen saçlarınızda
👍👍👍Kayıp,kardeşimi can-ı gönül-den kutluyorum👍👍👍