Dipnotlar

- Çelişki -




" Ne için yaşadığın, kim için önemli ki? "



Korkunun korkusuyken Sırat`ın yol sızısı
Kimisi mezarından
Korkuyu kazır gelir.
Kiminin gece gibi simsiyahken yazısı
Kiminin manzarası
Kevser'e nazır gelir.
Kiminin nefesini yok sayarken bazısı
Kimisi şanslı doğar
Kısmeti hazır gelir.
Kiminin yalnızlıkla var olurken yazgısı
Kimini dost terk eder;
Kimine Hızır gelir.




- Rivayet -



" Terk edilmiş rüyalar, ağlıyor mudur sahi? "



Rivayet edilir ki, tüm mutsuz çocukların
Damlayan gözyaşını
Küçük bir peri almış.
Rivayet edilir ki, solmuş tomurcukların
Bahara küskünlüğü
Kardelenlere kalmış.
Rivayet edilir ki, ömrün en son nefesi
Yangınlar ortasında
Yemyeşil kalan dalmış.
Rivayet edilir ki, sevdanın yitik sesi
Mutluluğu ararken
Kaybolan bir sandalmış.




- Kaygı -



" Peki yağmur yağarken, kim tutar yıldızları? "



Hiç kimse, bir kabusun karanlığı altında
Gördüğü mutlu düşe
" Hayır " demedi henüz.
Hiç kimse karanlığın, mutsuz saltanatında
Yıldızsız gökyüzüne
Gün dilemedi henüz.
Hiç kimse bilmese de, kovulduğumuz yerin
Suçuna ortak Adem,
Lokma yemedi henüz.
Hiç kimse duymasa da, isyan etmiş Azer`in
Günah kabul ettiği
Sevabı " yedi " henüz.




- Sorgu -



" Uykuların korktuğu kabus korkar mı peki? "



Akarsular denizde durulunca biterken
Ardında öksüz kalmış
Sel susar mı acaba?
Kuşların ömrü bir gün, vurulunca biterken
Kanadı yara almış
Eş uçar mı acaba?
Hayat bitmiş bir günün yorulduğu kadarken
Toprağın diz çöktüğü
Nefes var mı acaba?
Kabir tüm günahların sorulduğu kadarken
Vücudun son adresi
Kefen dar mı acaba? ...




- Hayat -



" Çemberin yarıçapı, hayatın merkezidir."



Yorgun ütopyaların kulakları sağırken
Mülteci bir seferden
" Geri dönüş " tü hayat.
Ömrün taşıdığı yük bedenine ağırken
Hayaller meçhul oldu,
Düşe dönüştü hayat.
Yıldızlar can verirken tutulan dilek gibi
Gerçek olması için
Beklenen "düş"tü hayat.
Ama halesi kırık, yorgun bir melek gibi
Kanadından vuruldu
Gerçeğe düştü hayat.




- Yazgı -



" Saatlerin akrebi suç kadar zehirlidir. "



Vakitsiz gidenlerin geriye döndüğü an
Kimine biraz erken
Kimine geç olacak.
Çünkü günün ardından,avuçlarında kalan
Bazen bir gülümseyiş
Bazen bir " hiç " olacak.
Her gün doğsa da güneş, sis çöktüğünde yalan;
Ve karanlığın hükmü
Mutlak sonuç olacak.
Saatlerin önünde secde etse de zaman
Öyle bir hüküm ki bu,
Cezası suç olacak!




-Yargı-



" Kelebeklerin ömrü kime göre bir gündür? "



Harcadığın günlerin hesabını öderken
Ruh, kiralık bedenden
Çekilir yavaş yavaş.
Hayaller ufka doğru ağır ağır giderken
Hatıralar duvardan
Sökülür yavaş yavaş.
Ömür denen ağacın son yaprağı düşerken
Ağırlaşan dalları
Bükülür yavaş yavaş.
Hayat yolculuğunun son durağı mahşerken
Meleklerin gözyaşı
Dökülür yavaş yavaş.





- Hüküm -



" Rüyalar uyanırken uyur uyku dediğin. "



Doğduğun gün çıktığın yolculuğun ucunda
Kapıları kilitli
Bir şehir var elbette.
Her sabah uyuduğun rüyanın sonucunda
Panzehiri etkisiz
Bir zehir var elbette.
Karanlık gökyüzünün en umarsız yerinde
Yağmurları ağlatan
Bir nehir var elbette.
Unutma, kaderin de; Defter-i Kebir'in de
Altına basılacak
Bir mühür var elbette.







21.10.2006


İstanbul

19 Kasım 2008 93 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (2)
  • 16 yıl önce

    Farklı kurgusuyla çok güzel bir şiir... Kutlarım dostum..Selam ve Sevgimle...

  • 16 yıl önce

    özen,emek,istek,birikim,oluşum,sonuç >güzel ve etkiliyici bir şiir teşekkürler şair...