Doğum Günüm

Sabahın beşidir saat, sokaktayımdır!

Her mevsimde soğuk olur sabahın beşi.

Yılın her gününe üşüyerek başlarım yani.

Özel günleri saymazsak tabii.

O günlerde daha erken ve daha çok üşümekle yükümlüyüm.

Bugün bir yıl daha bitiyor.

Ya da bir yıl daha başlıyor, her neyse.

Eylül'ün birini de bekleyemeyeceğim yani.

Yaş alıyorsun ,Yusuf!

Yaşlanıyorsun alt tarafı...

İki tekerleği ve iki pedalı olan arabamı sırtlanıp yollara düşme saatim geldi.

Bir tarifi yoktur arabamın;

tıpkı barakam gibi..

tıpkı hayatım gibi...

İçi boşken bakmaya değer bir şey yoktur.

İçi dolduğunda bakmayı mideniz kaldırmaz.

Tıpkı dünyanıza baktığım hislerim gibi.

İki tekerleği ve iki pedalı olan arabamı sırtlanıp düştüm yine sokaklara.  

Bugün özel bir gün;

Yayarak yürümenizden belli.

Sırıtarak konuşmanızdan...

Yaltaklanarak sosyalleşmenizden...

Bu özel bir gece...

Üşümeye erken başlamamdan belli.

Barakama dönmek için evinizin yolunu bulabilmenizi bekliyorum.  

Bulamayacaksınız belli ki!

Bakın, şu kedi, şu çöp yığınları ve çöpünüzde bulduğum boncuk benim.

Şu cebimin içinden çıkacaklar sizin.

Gecenin hakkını verecek kadar sarhoş olduğunuza göre

Yeter artık saçmaladığın ,Yusuf!

Ayılmak için uyanma vakti

Günaydın...