Endişe

Zaten göçeceğim bu ben'den..
En tatlı meyvelerin mevsimi geçmiş..
Bu gam, ayakkabılarımın bağını çözmüş..
Bana bir sahnede beş göz sağlanmış..
Beşi de kan kırmızı birer tay..
Keskin zeka ürünü ağıtlar yakılmış..
Ah Muhsin Ünlü, iki tiren arasında kalınca..
Yolda Azrail'i görüp, ona selam vermiş..
Bense çocukmuşum daha..
Yanlış zamanda bilinçlenmişim..
Dilencime bozuk paralar saymışım, anlatsın..
Yapamadım; kalkıp yerinden, hakkımı sorsun..
Önümde bir yol kalsın, elimde bir gidebilmek..
Bu oyunu bilirim;
Bir haklı olan vardır, bir de galip olan..
Laciverd renkli semalarda oynanır..
Cehalet rüzgarından asılır ipler..
Başrol öldü mü, oyun biter!
Sarı salıncaklar önerilir karanlığa..
Kötü adama mey ikram edilir..
Haldun Abi hep derdi;
Bu yolun en yorgun yolcusu, yol yordam bilmeyenmiş..
Biz yola çıkınca, bardaklar hep yüzümüzde patlar..
Kurt ölür, sürü dağılır..
Şiirler öne sürmeyin arkadaş! Beceremem..
Ben Zeynep gülerken de hep ağlardım..
Ah! Benim bu katil gülüşlerim..
Ve giydiğim dahi paçavra..
Kimin dudağından dökülsün..
Beni övecek sövgüler..
Yalan yok! Yalancıyımdır..
Bedenime sahte fırtınalar serperim..
Kimse beni senin elinle sarsabilemez sevgilim..
Sarsabilemedi..
Sarsabilemiyor..

17 Kasım 2017 7 şiiri var.
Yorumlar