Epey Eyledi Gönlümüzü
Gökten kopmuş belirsiz bir cismin sulueti ile geldi
Ne olduğuna nasıl geldiğine dair
Sual olunamadan girdi göğüs çeperinden fütursuz
Bir dizi güzellemelerle aldı vakti keraatimizi
Hoşbeş babında epey eyledi gönlümüzü ve bedenimizi
Fasıla fasıla sınadı merhametimizi ve sabrı nihayetimizi
Akıllıydı ve muktedir, anladı ki bu garip mustesna
Dişine uygun nayif bir hedef herşey ortada
Ehh o da yürüdü hedefe, yıktı bendlerimizi
Tuğla tuğla ördüğümüz kalelere göz dikti emi
Çivi çakmaya kıyamadığımız duvarlardaydı gözü
Illaha ki delecek illaha ki yıkacak
Ve yıktıda kahkahalarla muhtemel
Buydu ruhundaki öz, saklamazdı da yılanlığını
Ama anlamak lazım elbet, görmeli hayinliğini
Anlamazsan deprem, sağanak hepsi yalan
Çözülürsün, onca fesatlığın içinde erirsin inan