Etobur Aşıklar

bir oda düşün arkadaş
bir oda düşün
yalnızlığın yaylım ateşinde
bir oda düşün
ıslak sarı duvarlarında
gri bulutlar gezinir
Çin işkencesi gibi damla damla yaşlar dökülür
çıplak kalbim mermer gibi delinir

beyaz bir tuvale dökülen
gece mavisi gibi derin mi derin
bir yalnızlık düşün arkadaş
bir yalnızlık düşün
camdan kalbin içinde fırtınaya yakalanmış
dalgaların esiri

okyanusların lanetli ve hayalet kaptanı
bir ben düşün arkadaş
bir ben düşün
makineden yapılmış tastamam
ama kalbi unutulmuş bir ben düşün
sisler arasında bir mezarlık
bir ölüler şehrinde adı unutulmuş
bir ben düşün

varlığı, cesedi koktuğunda anlaşılan
bir insanlık düşün arkadaş
bir insanlık düşün
uzay çağının gölgesinde kaybolup gitmiş
demirden bir kalp içinde boğuşan
vicdanı benzin ile çalışan
bir insanlık düşün
ya da düşünmeyi bırak arkadaş
bu çağ düşüncenin eseri değil de ne
düşünme arkadaş
sen düşününce birileri ölüme yürüyor
insanlığın semasından uçaklar geçiyor
sorsan, herkes camdan bir kalp taşıyor
sözler, davranışlar nefret tadıyor

kadın makineden bir adam yapıyor
ne acı kalbinin yerini boş bırakıyor
adam makineden bir kadın yapıyor
ne acı kalbin yerini boş bırakıyor
etobur aşklardan kan sızıyor

yalnızlık odasında yaylım ateşi sürüyor...