Evlat
Evlat!
Konuşuyorsun kelimeler ağzından kusarcasına.
Düşünemiyorsun!
Sen ne bilirsin ki hayal kurmayıp kurdurmaktan.
Anlamazsın sana heba edilen yılların
yıllanmasından.
Sen korkarken karanlıkta gelen canavardan,
Biz dakiktik seni aydınlığa çıkarmaktan.
Şimdi dikiliyorsun karşıma nihayetinde,
Kurtuluşa eriyorsun sanıyorsun şimdilerde.
Duymaz, duymaz işte bu kulaklar beyhude.
Ben miydim seni büyüten, hayırsız evlat?
Eğer öyleyse, tükür yüzüme.
Dön git, sonrasındaysa düşürme beni gaflete.