Evvel ve Ahir Hep Şiir

Evvel ve Ahir Hep Şiir

ölünce bir başka mı yazılır ayrılığın mısraları

hani mezarlık çiçeklerinin üstünü örten toprak

masum üşümelere bile aldırmayan alaycı mermer

bunca telaşın içinde zamansız aklıma geliveren sorular

kim okuyacak uzun saçlı şairin malum şiirlerini

rüzgar yaşamaktan yana olan bütün acılarımızı

bir baş ucu taşına bir servilere çalarken

söyletir mi tek tek kalabalıklara ayrılık senfonisi gibi

bütün o ‘’ senden geldik sana döneceğiz’’leri

artık bizzat ben imama uymuyor uyuyorum

ölü yıkayıcıların hiç mi üşümez elleri bilsem

tıpkı ayrılık mektuplarının yazarları gibi asık surat

titremez mi ya da heyecanla kalplerine çarpmaz mı

başlarını önüne eğdiren kelimelerin soğukluğu

koyu verin gayrı saklasın yüreğimi bu masum ve derin kuyu

ya hakikat bildiğimiz deli tayları koşturur da

can evimizden telaşla kıbleye doğru başlarsa bu akış

bilirim en derininde en gizli saklıları çıkartma zamanıdır

geri çeviremez en sevdiğimden beni hiçbir yalvar yakarış

hele bir de Tanrı kelamıyla uyanır da başlarsak yeniden yazmaya

siz gözlerinize yaş düşürme telaşında dalgacı dünya

kırın aynalarınızı mahsusçuktan masumcuklar

hayal yare kavuşmanın hevesinde gidin artık

ah be dünya nem varsa senin olsun der geçerim

işte o zaman değmesinler keyfime ah be anacazım

şiir de benim şairde ben evvel de benim ahir de ben

30 Mayıs 2020 253 şiiri var.
Beğenenler (5)
Yorumlar (6)
  • 3 yıl önce

    Çok dallı-budaklı, çok geniş açılı bir şiir. Okuyanı varsıllaştırıyor. Uzun dizelerle yazılmasına karşın, akarsu berraklığında akıyor da akıyor. Önder Yılmaz, iyi şiirin serencamını tanyor, biliyor.

  • 3 yıl önce

    Eyvallah şiir adam tebrik ve teşekkürlerimle

  • 3 yıl önce

    günün şiirini ve şairini kutlarım