Eylül Masumluğunda Leyla...

Duaya emanet edilmiş düşler arasında
Kan kokusunun ortasında
İki çocuk ...
P..... ellerinin değip yıktığı pembeleri, mavileri...
EYLÜL umudunu içinde öldüren belki
Ve son bir nida ile
Ah LEYLA!...

...


Oyuncak oynardık eskiden
Sokaklar akşamlarda mahkum
Biz akşamı eve geliş diye bilirdik
Ş.... ise günah kapaması
Ve pürüzsüz tene sinen kan kokusu isteğinde
Ah be yavrum doğmasan...
Mazlumlar doğmasa bu kahpe dünyanın
Kirliliğinde...


Yürüyordu usul usul ayaklarıyla
Yüzünde gamzeli bir tebessüm
EYLÜL güzünde LEYLA sevmek gibi
Öyle güzel bir hava
Sonra....

Ayakları zift kokan taşlara değerken
Arkasından ruhunu emen sesler geldi
Koşmak istedi
Oysa aklında bebeğini nerde unuttuğunu yahut arkadaşına 'bu kurabiye ne kadar güzel olmuş' demek
Geçerken
Saat ilerledi karanlığa
Sesler çağırmakta ölüme
Koşmak istedi uzun uzun koşmak
Koşarken tuttu çıt kırıldım koluna şeytan
Çekiştirdi
Bırak beni dedi
Sürükledi kan kokulu topraklara
Çamur suyuna
Aklı karıştı, korktu sonra
Anne dedi
Anne kurtar beni...

...

Masumum, içimdeki geçmişim nasıl kanıyor bir bilsen
Oysa ben seni
EYLÜL 'üm
LEYLA 'm
Sabahına kahvaltı öğlen şekerleme akşam yemek masallarını anlatacaktım...
Benim kanadım, sonsuz sevabım, yavrum
Gittin ya EYLÜL, LEYLA
Giderken ruhumdaki tümlüğümü alıp gidecek
Ve geriye intikamdan doğma bir kabuk bırakacaktı...

Geçmişimin intikamını almaya...
Bugünümün çocukları yaşatmaya
Geleceğinin Ş..... temizlemeye
And içtim...

EYLÜL...

LEYLA...

E F T E L Y A...
(Akdenizi cebinde taşıyan kız... )

07 Temmuz 2018 92 şiiri var.
Yorumlar