Farazi
Kendine seni zamansız ilaç saydı
Önce baş ağrısını
Sonra Boğaz ağrısını
En sonunda da köklü acılarını sindirdin
Dindirdin
Öyle sandı
Sonra farazi 
Umutların hüzünlü şiirlerinden öptü
Saçları kısaydı, birdenbire uzadı sandı
Tıpkı umudunun sana uzanan yolları gibi
Haliç köprüsünün altından bir yaşamak doğdu
Buradan atlayamam
İstanbul'un köprüleri küser bana
Faraziye bir şeyler aldanmıştı 
İki de bir de bekliyordu umutları 
Unut geçti ellerine
Anlamadım
Kalbi seslendi sorma farazinin 
Umut diyordu
Bunu da yanlış anladı...
