Figan Eylemek
Rahman giden atımın yelelerinden savrulan ter damlacıkları,
Rüzgardan katılaşmış alnıma çarparken, serinliyordum,
Ölüme koşuyordum oysa, ölüm dünden daha yakındı,
Bir hiçlik cehenneminde kahrolurken, senden uzaklaşıyordum.
Güneş bütün haşmetiyle,
Dünya üzerindeki hükümdarlığını perçinleştirirken,
Atımla beraber umutsuzca kaçıyorduk,
Senin sıcaklığından ve azametinden,
Susuzluktan kavrulmuş dudaklarımdan
Hafif bir ıslık çıkmaya çalışırken,
Sırtımdaki kalın urbam terden vücuduma yapışıyor
Figan eyliyordum sahra çöllerinde,
emeğine yüreğine sağlık abim 👍👍👍👍