Fırtınalı günler

Neyin, hangi fırtınalı günlerin hesabını yaparsın
Geride sıralanmış daha bir sürü,
Fırtınalı günler varken;
Her şey insan için , madem ki yaşıyorsun
Neden onları da hesaba katmıyorsun!.....

Hep böyle fırtınalı günlerle mi
Geçecek ömrümüz,
Hep onların hesabını mı tutacağız biz,
Neyin mahkumiyetidir bu böyle?
Hiç mi kalmadı oh... diyecek bir günümüz.

Peki, ne olacak onca yaşanmışlıklarımız?...
Nerelerde seyrine doyamadığımız akşamlarımız?...
Böyle vakitsiz kararmazdı gökyüzümüz
Kime, neye kızmışlar, selamsızdan geçiyorlar
Neden bu denli vefasız oldu yıldızlarımız.

Bu günde, erkencidir akşam serinliği
Üşüyor, titriyor şakayık gülleri.
Belli ki yorgun yürekler misali solacaklar;
Hiç bir yoksunluk saz çalarak gelmez
Canın kıymetini bilenler
Bir karıncayı dahi öldüremez.

Hasretle beklenir oldu
İnsan yüreğinde sökecek
Merhamet şafakları.
İntihar sularını içsin kan çiçekleri!....
Tanrı rahmetleri silip süpürsün hepsini
Onların yerinde açsın can çiçekleri.