Gaflet
Büyükçe bir meydan,
Etraf mahşer yeri;
Kaynıyor insan üstünde insan.
Yorgun adımlarla,
Ağır ağır çıkıyorum kalabalığa.
Kalabalık yarılıyor,
Bir bıçak sanki bedenim
Önüm kesilirken,
Ardım kapanıyor.
Etrafımda bir uğultu
Duymuyorum.
Ama anlıyorum,
Ensemde soluyor öfke.
Bir kabarıyor ki;
Sesleri kulaklarımdan girip
Tırmalıyorlar,
Beynimin en içlerini,
Perde
______perde.
Gözlerimi eğdim yere
Keşke dedim,
Olmasaydım, yaşam bana verilmeseydi de
Bu ateş çemberine düşmeseydim,
Başımı iyice düşürdüm,
Yere.
Toprak bile iğrenerek
Ayaklarıma,
Küçük taşlı mızraklar saplıyor
Hey sen diyor
İn üzerimden, yürüme.
Tam karşımda
Kurulmuş bir darağacı
Şaşırıp kalıyorum, üşüyorum.
Cellat, suçum ne?
Ne günah işledim?
Bakma kanlı gözlerle,
Durma hadi, söyle.
Bunlar senin idamının sebepleri;
Yardım etmeyip kaçtığın akrabaların,
Kaç yetimi itip kaktınsa hepsi burda,
Ha bak senin yaşlı annen ve baban
Hayırsız evlat layığını bulsun diyorlar,
Artık mühlet bitti,
Al ilmeği geçir boynuna.
Bir çığlıkla uyandım.
Bir kabusmuş bu evet.
Yok yok artık uyandım.
Allah biliyor ya
Artık uymam şeytana,
Yatmam gaflet uykusuna,
bir daha, asla.
(Kasım 2009)