Gam

aynı gamın demdaşıydık yüzyıllık meyhanede
ağu düşünce kadehimize
ve beyazlarken saçımızı katıp su niyetine

cemali kaybolurdu akşamın
beni anlatırken sen susardın lacivert bakıp taş duvarlara
susmazdı öyküm tozlu raflardan inerken dili geçmiş zamanlar

sağır olurdun
belki ama
susturmazdın hikayemin yinelenen sancısını

sen benden de çoktun destiler dolusu göz ağrın
ağlamazdın yine
makamına hüznü karanlığın

dilsiz cümleler kurardı gözlerin
kaçırırken bakışlarını ağlamaklı şarkılardan
ben bilirdim yüreğinden ciğerine akardı yaşların

yağmur derdin adına
kiremiti eksik damdan kavun dilimine damlayan
çatal batırırdık acılarının kıyısına

sen
gülerdin

ne bir eksik
ne bir fazlaydı bıçak yaramız
boyum boyundan uzundu

ama ...


aynı gamın ilk göz ağrısıydık
uzanınca uzunca bir loşluğa.

20 Eylül 2015 943 şiiri var.
Beğenenler (3)
Yorumlar