Gel İste İstanbul

İstanbul mu dedin?
Hani terkedeceğimi bile bile beraber olduğum tek kadın.
Kadınım...
İki kıtaya omuzlarını yaslamış,
Adı küçük yedi masalı sermişsin ayaklarına...

Affet beni!
Seni bırakıp Tokat'ın koynuna koştum.
Bir de Ankara diye bir kadınla tanıştım.
Belki birini unutmak için yegane yolu seçtim.

-Unutmak mı? Delisin...
-O sigara gibidir.Akşam eve dönünce kokla da ellerini gör...

İnsan bir kere tiryakilenmeye görsün!
Camlara tüneyip bir nefesle bütün mavi koyları içine çekersin...

Kimi zaman da gökkuşağı gibisin.
"Dibinde bir küp altın olur,
O altını da bir cin korur,
Elini uzatanın canına okur" derler.
Derler,ama bilmezler.
Seni görmek için tuz kokulu bir yağmur mezarlığına girdiğimi...

Yanlış adreslerdeki umudumsun.
Sadece adınla bile yaşanan bir başka tarihin,
Fiyakalı kadrajlara en güzel poz veren kadınısın.
Bir resmini koklasam keser öbürü selamı sabahı...

8.15 vapuruyla kucağına koşmak,
Martılara faili meçhul bir ayazın kahvaltısını sunmak,
Otobüs duraklarında bırakılan unutulmaları kitaplaştırmak,
"Seni Seviyorum" larıma yalan karıştırmamak kadar,
Sabah rüzgarına vakitlenmiş bir tomurcuk gibi özledim seni...

Aşkımı minarelerin ve kubbelerin lodosunda kutsadın.
Bu kadınla bu meret içilmez mi diyenlere inat,
Boğaz'ına düşkün balık etli serserilere,
Çocukluğun bitmediği beton ormanlara rağmen,
Kurumuş gözyaşlarım sana kafiyelense bile,
Seviyorum seni İstanbul...

Seni benden başka iki herif daha sevmiş.
Hem dertmişler hem de derman.
Biri sakin bilinir ama sinsidir.
Öbürü hırçındır ama sonsuzluğu saklar siluetinde...
Ne çok kıskanırdım onları.
Sana yakındılar,
Birinin isim babası mermer diğeri kara bir herif...

Mevsimlerin kuyruğa durduğu hayatımın gizli öznesisin.
Beyaz bir örtüyle bile başa çıkamazken,
Martılar onun altında bile terketmezler seni.

Kaybolarak buldum seni,
Dört köşeli ayağımın toz duman kalabalığında.
Acıyı bir diktatör tekliğiyle kucaklayıp,
Bir sürü bolluğunda hissederken buldum seni...

Yine bir baharda sarılamadım sana.
Bilirim mavi şalını boynuna dolamış,
Kasıp kavurursun ortalığı.
Yazık ki bu sefer bıyık altından gülemem sana.
Mahpuslandım senden ötelerde ıslak paçavralar içinde...

Gel iste İstanbul...
Kız Kulesi'ni iste masal detaylarıyla,
Galata'yı iste sırların ve surların en büyük burcuyla,
Topkapı'yı iste içinde sarayın olmasa bile,
Varoşları iste mahalle dipleri yapmak için,
Gel iste ne artmışsa bende,hayallarim dahil...

24 Mayıs 2010 100 şiiri var.
Beğenenler (4)
Yorumlar (5)
  • 14 yıl önce

    İstanbul herkesin bir İstanbulu var ne güzel dizeler okumak İstanbula gitmek gibiydi....

  • 14 yıl önce

    Güzeldi tebriklerimle, kaleminiz daim olsun.👑

  • 14 yıl önce

    Ne olursa olsun ben de seviyorum İstanbul'u..

    Çok güzeldi👍

    Ne yazsam yetersiz kalır..

    Kutlarım..

  • 14 yıl önce

    canım kardeşim...

    şiirin öyle güzeldi ki... bir hemşehrin olarak seninle gurur duydum..

    tebrikler canım..👑👑👑👑👑

    sevgiyle

  • Şiir güzeldi... Bizede tebrik etmek düşer...👍