Gelincik Çiçeği

Ağustos sallıyordu balkon kapılarını

Rüzgar adını saklıyordu saksı tohumlarında

Yusuf diyordu yusufçuk kuşu Yusuf

Polat bir hayat bekliyordu seni


Bir gelincik çiçeği gibi

Kan renginde yazdım şiirlerimi

Kırmızı bir manto giydim

Bütün kışlarımı ısıtmak adına

Bir seni yazmadım Polat'ım

Bir seni yaşadım sadece


Bir on dokuz ağustos akşamı

Saat beş buçuk altıda

yüreğime indin

İpi cennetten koparılmış

bir çocuk hüznüyle

sancıdım

ağladım

şaşırdım


Sevinmeyi öğretmemişlerdi nedense

Sıla neydi gurbet neydi

Gurbetim gitti o akşam

Garip bir sevinç oldun

Çocuksu yalnızlığıma

Bir oyun arkadaşı oldun sonra


Ve altı yıl oldun yüreğime ineli

Kalemim tükendi senden sonra

Dilsizdi sevinç

Tarifi olmuyordu bazı mutlulukların

Oyuncaklarını anlatsam onun yerine

Mesela atlarla konuşurdun her oyunda

Şaha kalkardı hayaller o anda

Ve dinozorlar tekrar geldiler

seninle evrene

Ya annemsiz gitmem deyişin bir yere

Annemi tekrar yaşadım seninle

Her annem deyişinde


Kırmızı bir gelincik oldum senden önce

Dünya savaş yeriydi

Yıl olmuş iki bin yirmi

Şimdi bütün yusuflar kuyuda

ve bütün kuyular kan renginde

Bir ah oldun içimde

dünyayı düşününce

İstedik ki polat gibi sağlam ol

doğrunun yanında 

ve karanlığa karşı dimdik


Bin gelincik oldum sen gelince

Bin savaş bin umut doldum

Şair olamadım

Ve yazar da

En çok anne oldum oğlum

İyikim

Yusuf'um

Polat'ım


İyi ki doğdun yavrum

İyi ki yavrum oldun


17.08.2020 (19 ağustos anısına)

17 Ağustos 2020 356 şiiri var.
Beğenenler (8)
Yorumlar (2)