Giderayak

az kalmış ömrümün sayacı

kuşlar göçüyor güneye

hafiften rüzgar hışırtısı var dallarında çınarın

eylül eylül dökülüyor gözümün yaşı

gidenlerin ardından 

gecenin aydınlığı gündüzden çok

ayaza çalmış ormanın saçları

baykuş yasını yaşıyor çıplak meşenin konargasında

ben gökyüzüne kaldırmışım kafamı 

atlasına bakıyorum semanın

yıldızlar  kayıyor biyerden  diğerine

aptallar 

aptallığım 

çok dilekler harcadım yoluna

ummadığım yerden yaraladı hayat beni

doğru 

birini seviyorsun diye o da seni sevecek değil ki

yalnızlıkla yoğrulduysan yorulursun bu hayatta

hep boşa gider ömür

doğru 

şimdi anlıyorum yokluğun daraşmalığında

süslü cümleler 

devrik tümceler neye yarar 

vakit tiki tak geçti ha geçiyor

az kaldı canımın cerrahı

ölüm dünden uzak

yarından erdir bana 

kuşlar 

kuşlar göçüyor güneye 

dönüşünü görür mü bu gözler.....

bilmem

yormadan münkeri 

göç eyler yalın elleri...

ben gönülden razıyım 

vermeden son nefesi

görüşürsek ölmeden 

eyvallah....