Göğsüm Ağrıyor Anne
Yorgun ayaklarımla çıkamadım yokuşa
Bak sızlıyor sol yanım göğsüm ağrıyor Anne
Tonlarca yük vurdular kanadı kırık kuşa
Canım yanıyor canım göğsüm ağrıyor Anne
Sina çölüne döndüm ürkek mahzun ve şaşkın
Zıpkın yemiş gibiyim içine düştüm aşkın
Deli dalgaya döndüm denizden daha taşkın
Zehir içti figânım göğsüm ağrıyor Anne
Herkese yabancıyım herkes bana yabancı
Günden güne artıyor içimdeki bu sancı
Ben çokların içinde azlığımın utancı
Sensiz donuyor kanım göğsüm ağrıyor Anne
Yokluğun öyle zor ki bari rüyalarda gel
Zamansız çekip gittin ızdırâpta muhâyyel
Öyle çok yalnızım ki bir eşimdir yetim yel
Simsiyah âsûmânım göğsüm ağrıyor Anne
Ben böyle değildim ha parça parça dağıldım
Nefes alamıyorum sükûtumda boğuldum
Çelik kale gibiydim ama işte eğildim
Lavlı volkanda günüm göğsüm ağrıyor Anne
Bir eylül akşamıdır sana bu seslenişim
Sabahında olacak yollara yaslanışım
Elifi türkü olur gurbette beslenişim
Asla dinmez hicrânım göğsüm ağrıyor Anne
Bu öyle bir sevda ki baş aşağı çakıldım
Yıkılmam diyordum ya işte işte yıkıldım
Zaman aman vermedi ciğerimden söküldüm
Ben feleğe düşmanım göğsüm ağrıyor Anne
Öyle ki her zerremden acılarım düşüyor
Erimiş buz gibiyim damlalarım pişiyor
Sanki binlerce hamal içe kuyu eşiyor
İçe doğru Fizan'ım göğsüm ağrıyor Anne
Ne kimse bildi beni ne anladı hâlimden
Ve her gün adın aktı oluk oluk dilimden
Yine okşa saçımı yine tutun kolumdan
Sanki yaklaştı sonum göğsüm ağrıyor Anne
Bu sevdaya düşeli dondu gözlerin feri
İşte o gün başladı alev yüklü zemheri
Yine bir başınayım yapayalnız Makberî
Belki doldu zamanım göğsüm ağrıyor Anne
Makberî