Göz Kapaklarımdan Gök Kapılarına

Göz Kapaklarımdan Gök Kapılarına

             

diz kapaklarımdan tırmanan karıncaların

tenimde yarattığı o hisle ürpererek

rakı kadehlerindeki lekelerin nasıl olup da

dudaklarımı yıprattığını düşünürken

yağmurun verdiği o huzura inat çamura bulayıverdi

ikimizi de kaldırımlardan düşen hayat


Şifacı kadınların tükürük bezlerinden beslenen

hastalıklı düşünceler kadar acımasız zalim hatta

çürümüş bir zaman heyulasıdır buzun suda kırılma sesi

oysa münzevi bir çığlık gibi bende kıyametler kopartan

onun suya bu derece karışmasının hissizliğiydi

ağlıyor musun diye sordu anlamıyorum dedim


ağaran güne inat kuş sesleriyle

yürüdüğüm yolda yaprak hışırtılarına karışarak

rüzgarlara kapılıp gitmek vardı şimdi

soran olursa yok oldu diyebilecek birisini

bırakabilseydim ardımda belki de bir hikayemiz olurdu

kendinden geçemeyenlerin bir hayatı olmaz


suskunluğumun asıl sebebini

anlayamayacağını çok da iyi bildiğim için

yazdığım bütün şiirleri efsunladım

ne sen anlayabilirsin ne de anlayan biri

içindeki esrarı açığa çıkartabilir çünkü

bu gökyüzüne bu gönül kapısını kapattım


.

10 Haziran 2020 253 şiiri var.
Beğenenler (3)
Yorumlar