Gün-eş

Bir Mayıs sabahı başlamıştı her şey,
Okul kapısının önündeydik.
Üzerimizde takım elbiseler,
En temiz duygularımızla bakınıyorduk etrafa,
İki arkadaş takılıyorduk her zaman,
Sessiz sakin olduğumuzu söylerlerdi.
Haklıydılar da...
Her şeyi içimize döker,
Baş başayken tartışırdık onla.
Adı Ahmet idi.Onunla beraberdik her anda.

Sen geçiyordun okulun önünden,
Seni gördüm mavişim,
Ve bir anda kıpırtı oldu içimde...
Nasıl da salınarak yürüyordun bilemezsin.
Kendi kendimi tanımaz oldum birden,
Vurulmuştum sana ve aklım yerinden gitmişti.

Eve geldim ders biter bitmez ve,
Her zaman ki gibi açtım müziği.
Seni düşünmeye başladım,
Acaba kimdin, nereliydin, nerede oturuyordun?
Araştırmaya başladım hemen.
Ahmet arayıp duruyor,ulaşamıyordu bana.
Ne zaman canımız sıkılsa, yalnız kalmak istesek,
Gittiğimiz bir yer vardı; köşe başı.
Oradaydım bende, geldi ve buldu.
Meraklı gözleriyle gözlerime baktı,
Daha ağzını açamadan ben seslendim ona,
Bak Ahmet dedim, bugün hiç yaşamadığım bir şey oldu bana,
Kalbim farklı atıyor,sesim titrek..
Yaşama hevesi doldu içime,
Daha ağzını açamadan elimle susturdum,
Ve devam ettim;
Gözleri mavi, mavişim.orta boylu,
Salınarak yürüyor, beni benden alıyor.
Ahmet gözlerime baktı, ellerini göğe kaldırdı...

Artık daha farklı bakıyordum dünyaya,
İlk defa yaşadığım duygularım,
Saf ve temiz hayallerimle kucaklaştı,
Yüreğimin ateşi dünyayı ısıtıyor,
Gözlerimin ışığı evreni aydınlatıyordu.
Ahmet'e baktım ve seslendim;
Bunun adı ne Ahmet!?
Ahmet hafif dumanlıydı,
Kızarmış gözleriyle gözlerime baktı,
Bir süre düşündü,düşündü...
Adı AŞK kardeşim dedi..!
Kimini güldüren,kimine boyun büktüren...
O gün eve gidip odama kapandım,
Bir an önce uyuyup seni görmek istiyordum,
Yatağın bir o yanına bir bu yanına döndüm durdum,
Gözlerimi kapattım olmadı,
Hayaller kurmaya başladım,
Sen ve ben, yani biz..!
Sevgi dolu seneler...
Kalbim hızla atmaya başladı bir anda,
Zaman geçmek bilmedi ve uyuya kaldım.
Sabah olmak bilmedi ve en sonunda uyandım,
Her zaman ki gibi değildi bugün,
Küfrederek kalkmadım,enerji doluydum.
Hemen üstümü başımı ütülettim anama..
Canım anam, sanki olanları anlamıştı,
Daha bir özenle ütüledi üzerimi ve daha bir özenle giydirdi beni,
Daha sevgi dolu daha umutluydu bugün anam,
Belki de bana öyle geliyordu ama özel günlerdi benim için,
Ayakkabılarımı da boyadım,
Saçlar o biçim!

Koşa koşa geldim okula ve kapının önünden senin geçmeni bekledim,
Saniyeler saniyeleri, dakikalar dakikaları kovaladı,
Önümden okul servisi geçti ve gözüme takıldı,
İçinde saçları kabarık ve siyah,
Gözleri uykulu ama umutlu,
Sevgi dolu bakan biri vardı..
Gözlerime inanamadım ve bir kez daha baktım...
Evet, bu o! Bu sensin!
Diğer okulda olduğunu öğrendim bu sayede,
Şimdi biraz daha umutluydum,
Biraz daha gayretli,
En azından her gün aynı yerde görebilirdim seni,
Her gün gözlerini görebilirdim mavişim..

E artık okulunu da öğrenmiştim,
Tenefüs aralarında, öğle arasında seni görmek umuduyla,
Koştura koştura okulun kantininde beklerdim seni,
Tanıdıklara sormaya başlamıştım artık,
Kafama koymuştum, görecek ve konuşacaktım seninle,
Hayatıma renk katmıştın,
Yaşama hevesimdin..

Adını,soyadını,sınıfını ve oturduğun yeride öğrenmiştim,
Yavaş yavaş öğrenmeye başlamıştım akıbetini,
Hayallerimde evliliklerde olmaya başlamıştı,
Numaranı da bulunca tam olacaktı,
Seninle ortak bir arkadaşımız vardı bizim,
Bugünlere beraber geleceğimizin,
Yuvamızın kurulmasına elçilik yapacak bir arkadaş,
Ona rica etmiştim ve tanıştırmıştı bizi,
Daha çok konuşmaya,daha çok buluşmaya başlamıştık,
Her geçen gün,her geçen saat,
Hatta her geçen saniye daha çok seviyordum seni,
Tam istediğim gibi, kalbi masumca atan,
Gözleri masum bakan, yüreği temiz birisi..!

Buluşmalarımız sıklaşmış,
Artık utanmaz olmuştum seni aramaktan,
Her fırsatta arardım seni mavişim,
Korkardım seni sevdiğimi belli etmekten,
Üzülür kaçarsın sanardım benden,
Ama düşünmezdim hiç yerli yersiz kıskançlıklarımı,
Yerli yersiz hayatına karışmalarımı..

Yine buluşma kararı aldığımız bir gündü,
Ben gecesinden hazırlıklara başlamıştım,
Berberde traş olmuş,
En fiyakaları elbiselerimi hazırlamıştım odamda,
Ayakkabılarımı temizlemiş, sabahın olmasını bekliyordum,
Kafama koymuştum işte,
Seviyordu deli yüreğim daha nasıl saklayayım,
Açılacaktım sana o gün,
Seni sevdiğimi,geleceğimi seninle paylaşmak istediğimi söyleyecektim,
İçim içime sığmıyor, nasıl yapacağımı soruyordum Ahmet'e,
Ahmet, buruk bir biçimde cevaplıyordu sorularımı,
Ama oda istiyordu artık mutlu olmamı,
Çünkü Ahmet nişanlıydı ve onunla gezdiğimiz zamanlarda,
Nişanlısı aradığında telefonunu açamazdı,
Yalnızlığımı paylaşırdı benimle...
Ve buluşunca sana söyleyeceklerimi,
İçimde olanları tekrar düşünerek yatmıştım..

Artık uyanma vakti gelmiş,
Telefonuma gelen bir mesajla kalkmıştım ayağa,
Mesaja bakar bakmaz çok geç kaldığımı fark etmiştim,
Senden gelmişti mesaj,'Yoldayım.'
Fazla uyuduğuma isyan ederek kalkıp hazırlanmıştım,
Yine fiyaka elbiseler,
Sinek kaydı traş ve saça şekil vermeler...
Tertemiz ayakkabılar...
Evden çıkıp koşmaya başlamış,
Seni duraktan almıştım.
Biraz yürüyüp bir şeyler yapmaya karar vermiştik,
Hava güzeldi ve sessiz sakin bir yere gidip oturmuştuk,
İçim içime sığmıyor doğru anı bekliyordum,
Kelimeler yüreğimden aşmış,
Dilime doğru yol almışlardı,
Ve düşünceler beynimi kemiriyordu,
En sonunda bir karar vermek zorunda kalmıştım,
Ya düşüncelerime uyup bunun erken olduğunu,
Yada yüreğimi dinleyip söylemem gerektiğini seçecektim ve,
Bir süre daha böyle kalmıştım,
Aklım karışıktı bir yanım susmamı bir yanım haykırmamı istiyordu,
Sende anlamamıştın bu karmaşık anımı,
Sessiz kalmış ve izlemiştin ben,
Bende seçimimi yapmıştım artık,
Mantığıma yürek verip susmuştum,
İçim içimi yemişti, kalbim atmıyordu,
Seni o kadar çok seviyordum ve hala seviyorum ki,
Kaybetme korkusunu bırak,
Sensiz geçen her saniye işkence olacaktı bana,
Çok erkendi biliyordum ama yürek bu işte,
Seni seviyordum..

Bu düşüncelerimin üzerinden yıllar yıllar geçti,
Acısı geçti, tatlısı geçti,
Kavgalarımız oldu, anılarımız oldu,
Hepsi birer hatıra oldu,
Ama daha önce de yazdım ya,
Yürek bu işte, seni seviyordum,
Ve hala seviyorum..
Dedim ya yüreğimde kaldı sustum,
Artık susmuyor yüreğim,
Artık konuşmak istiyor dilim,
Artık dayanamıyor kalbim ve söylüyorum işte,
Bu karanlık hayatıma bir güneş gibi doğdun,
En kötü günümde de benimleydin,
En iyi günümde de,
Karanlıklarıma güneş oldun ve bundan sonra da,
Bana, evime, sevdiğine güneş ol,
Bana bu GÜN-EŞ ol!