Gün İnerken

işte gün çekildi dağın arkasına
kırmızı rengiyle güneş
bırakıp gidiyor bizi
uzaklığa ayrılığa ait şarkılar bırakarak
gün boyu baharı yaşadık
hiçbir gölgeyi yaklaştırmadı güneş
Köyün her karış toprağı beslendi
şaka yapıp duran arılar
kah
kurtulamıyor suya düşmekten
kah öfkesini alıyor bizden
iğnesi kaç can yakıyordu
ellerimiz taze ceviz yemekten boyanıyordu
ya çember çeviriyorduk
ya da çocuklaşıyorduk
ekin tarlalarında soluk hayallerimiz
kuş olup uçardı
yarınlara dair yorgunduk
gücü olmayan savaşçılardık
ekinler denk yapılırdı şahra taşırdık
patika yollar severdi izlerimizi
inişli çıkışlı dere tepeler
saç örgüsüne benzerdi
Köye yaklaşmak güzeldi
telaşlı kuşlar olurdu el sallardık
yürüdükçe uzardı yollar
Ağustos sıcaklarında
tüm ağaçlar bizimdi
Payam ,Dut ağaçları başında
okuduğumuz türküleri
dinler miydi göz değmemiş sevdalarımız
ve bizi görürdü gecenin aydınlığı yıldızlar
ayın sıcaklığına sarılırdık
baraj gölüne düşerdi yakamoz
duygular dile gelirdi
uzun gece beklerdi Köyü bir horoz
şafaklarda uyandırırdı bizi ..
09.04.2022 / İstanbul