Günah !
günaha girmişim, öyle diyorlar
ama ben hiç hatırlamıyorum.
kafam güzeldir o sıra, mutlaka
girmişimdir, bilmiyorum.
dedim ya
hatırlamıyorum.
acaba nasıl girdim günaha
merdiven mi çıktım girerken
yoksa asansöre mi bindim?
kapısı, bacası var mıydı acaba günahın
hatırlamıyorum, vardır belki
ne bileyim ?
self-servis mi günah, yoksa garsonu var mı,
bir şey soracağım ama, kızma:
günaha damsız giriliyor mu ?
girilmiyormuş, dam buldum, girdim
sessiz sessiz,
asansörle çıktım, merdivenden indim
nedensiz nedensiz.
bu akşam kandilmiş
kan-dil
kan-dil
kan-dil
evet, sadece dilim kanar
kanım değil.
benim bildiğim kandil, gece yanar sabah söner
kandil olmasa da dünya yine yuvarlak dünya
döner
döner
döner...
kandil bildiğimiz kandil, modern adıyla:
fener.
aldım elime kandili, (feneri)
birlikte günaha girdim, iki bira içtim
çıktım.
günah sıkıcı bir yermiş be kardeşim
gir-çık
gir-çık
gir-çık
bıktım...