Günah
Günah bir ceza gibi doğar
Sonra unutulur
Utangaç perdelerin ardından
Ve yaşam devam eder
Ders alınmamış beylik hikayeler..
Küheylanlar sürülür tekrardan
Şiirler başka bir coğrafyaya sürüklenir
Günah bir ceza gibi doğar
Öptüğüm aynalardan ve taradığım saçlarımdan bilirim
Aynalar ,bir günah gibidir biraz
Her baktığımda
Kirpiklerim kırık
Dudaklarım suçlu, öpüşemediğim kadınlardan
Güneşe çıkamayan uzuvlarım
Bedenim eksik bir fotosentez
Yalnızlık ,bir günah gibidir biraz
Kuşkularım yatağıma uzanmış
Aykırı bir ideoloji gibi...
Bir bir eksiliyor,loş penceremden baktığım insanlar
Ucuz korkular, samimi yalanlar,meşin bir okyanus gibi boğuyor beni
Dili tutulmuş bir dünya hayal ederdim
Elini eteğini günahtan çekmiş..
Sessizlik , gecedenmiş
Tüm insanlar susar zannerdim çocukken
Bağışlayın metafizik kurgularımı
Her günah, bir ayrıntıdır içinde kaybolduğumuz
Kendimizi bulsak,geri çekilir ,parmaklarımızı uzatamayacağımız kadar
Günah özgürdür
Çünkü insanlar tutsaktır
Artıyor,
Dört duvar arasında yakılan sigaralar
Odalarımıza habersiz giren "uygarlık"
Suç sayılmayan,çiçeksiz büyütülen çocuklar
Acıyı ters düz eden
Kırılan duygu filizlerimiz
Siz hiç yüzünüzü yitirdiniz mi?
Gözlerinizi alıp, evreni doldurmayı
Burnum korkunçtur!
Havanın aklığını bir ıslak ekmek gibi koklar
Siz hiç günahlarınızı kokladınız mı ?
Günah, beklenmediğinde gelir
İşte o gün,bütün düğmelerimi ilikleyerek ve iterek gözlerimi
Haykıracağım!
İçimde bir zaman akıyor
Ömrüm ,fikirlerimin rengi kadardır
Bu yüzden
Günahlar ,gölgelerinin diplerine düşerler