Gurbet/el

Yolun düşer zalim gurbet eline
Hüzün çöker gözlerine diline
Doyamadan daha gonca gülüne
___Boynunu büküyor körpecik kuzu
___Ayrılık başladı çöküyor sızı

Hazırlık tamamdır saat yaklaşır
Gurbet kuşu uçar kalan ağlaşır
Yürekler kederli yolda bekleşir
___Vuslat hayal oldu sanki uçuyor
___Gurbet otobüsü yaman kaçıyor

Hele orda zaman, nasıl geçiyor
Gurbet testeresi ömür biçiyor
Soğuk su yerine sün/ğüt içiyor
___Bendim dayanmıyor sarsılır içim
___Kanadım tutmuyor dağılır göçüm

Hani bir şiir vardır adı Sakarya
Okuyanı alev alev yakar ya
Yel vurdukça yar kokusu kokar ya
___Dayanmaz yüreğim gurbet ellerde
___Denizden kurtuldum öldüm göllerde

Düşledim dünyada mutlu bir hayat
Gülmedi hiç yüzüm heyhat ki heyhat
Dediler ilaçtır sabırla sebat
___Gurbette hasretle yanıyor özüm
___Her günüm ıstırap gülmüyor yüzüm

Derdimi diyemem dilim olmuş lal
Anlayana çok şey anlatır bu hal
Gökyüzü ağlıyor küskündür hilal
___Geceler soğudu yanıyor içim
___Gurbet elde dertler hep biçim biçim

Söyletme garibi derdim dağ gibi
Çileler gönlümü sarmış ağ gibi
Sanmayın gurbeti bir otağ gibi
___İçim dışa ayan olmaz ellerde
___Gurbet vatan olmaz densin dillerde

Dedim ya birader tahammül bitik
Eski sevda soluk yürekler yitik
Nuh'u sorar isen çaresiz artık
___Sayılı gün geçsin bitsin bu hasret
___Kim isterse onun olsun bu gurbet