Güz Korkusu

Manastıra kapanıyor tüm kara yüzlü tinerci çocuklar
Ve zengin oluyor tüm dilenciler yokluk tiyatroları sayesinde
Son vapuru kaçırıyor faytoncular
Çan sesleri yankılanıyor atların bomboş sokaklarda
Ve köpeklerin isyanı çanlara...

I

Şimdi biz, ikimiz.
Unuturuz kırlangıçların gökyüzündeki dansını,
Bir yunusun kayıp kıtaya olan aşkını .
Şu an biz, ikimiz.
Susarız dört duvar arasında şiirsizliğe,
Aynaları avuturuz aşk diye dilsizliğe.

Şimdi biz, ikimiz.
İki de bir telefonu terletiriz, biz diye.
Niye? Diye.
Düşsel kelimelerin içinde dinleniriz belki de,
Birkaç tanıdık biz buluruz,
Dönüşürüz bizsizliğe.

II

Şimdi biz, ikimiz.
Filistin çocuklarına ağlarız,
Bir taşı aynı an'da elimize alır, demir yığınlarına fırlatırız.
Şu an biz, ikimiz.
Afrika da açlığa yanarız. Bebek cesetlerine sarılır,
Bir anne sütü için dünyayı ayağa kaldırırız.

Şimdi biz, ikimiz
İki den biri çıkartamayız, biz diye.
Neden? Diye.
Karıncaları sayarız yuvalarında belki de
Eksildiler mi, çoğaldılar mı diye.
Anlıyorsun değil mi?
Bir yol buluruz tanıdık, firar ederiz
Mahkum değiliz diye sevgisizliğe

III

Şimdi biz, ikimiz.
Tusunamiyiz.Dineriz yıkmadan yoksul ülkeleri.
Okyanusa gömeriz şiddetimizi,
Alıp götürmeden bir dilim ekmek yüreklileri.
Şu an biz, ikimiz.
Rüzgâra ait'iz biz.
Yosun kokuları tanıdık geliyor ruhumuza.
Aheste titremeler yutkunmalarımızda,
Kaçırmadan son vapuru,
Beyaz bir çarşaf gibi mavi,
Sarılırız kıyılara.

Şimdi biz, ikimiz...

09 Ağustos 2011 200 şiiri var.
Beğenenler (3)
Yorumlar