Hasta Doktor Ve Kamuya Kapalı Bir Terapi Odası

Vakit nakittir !
Giy beyaz gömleğini doktor ;
Hep bildiğin seramoni ,
Hep aynı terane .
Otur koltuğa ,
Teslim ol hastana ,
Başlıyoruz seansa ...

Kireç beyazı oda ,
Ne sıcak , ne soğuk
Şarabın da ılık
Kokulu mumları yaktım .
Vivaldi severdin degil mi ?
Öyle ya ,
Uykusuzluğuma reçete eder miydin yoksa .
Bence cebelleşme artık benimle
Yaslan arkana , dinleyelim cenneti
Haydi doktor ,raydan çıkıyoruz
Bugün oyunu bozuyoruz ...

Rutin işlemlere geçelim
Sükûtu tenimize örtelim
Şimdi ;
Her daim yaptığımız gibi ,
Üçe kadar sayıp
Derin derin nefes alıyoruz
Güven bana
Tutun gözlerime
Söyle ; kaç seansı devirdik bu odada seninle
Şimdi kumanda bende
Hazır mısın yolculuğa ,
Başka bir aleme uçuyoruz .
Düşünsene bir doktor
Benim yerime koy bir kez kendini
Aklımızın iplerini bırakıp
Ruhumuzun kalıbını kırıyoruz .
Kabuğu sert cevizden farkın mı var ,
Tutundukça sana
Yeşile bulanıyorum
Fındık kırmasak da olur seninle
Ama itiraz yok ,
Bugün cevizin özüne iniyoruz .

Bak dünya nasıl büyük
Sense kara bir nokta
Sonuna konacağın bir cümlen bile yok .
Yeşil panjurlu evin varmış
Allah ziyade etsin .
Diyebilir misin her şeye sahibim ,
Var mı bahçende dikili ağacın ?
A benim betonarme kalpli doktorum ,
Sıva kolları
Biter mi ; orası muamma
Ama şansımızı deniyoruz
Bugün gül fidanları ekiyoruz .

Denizkızlarına da inanmazmışsın
Amma yaptın !
Okyanusu yok mu sayıyorsun ?
Dinle doktor ;
Sen hiç giden sevgilinin ardından
Sesinin yettiğince ağladın mı ?
Eksilmezsin korkma .
Biriktirsem gözyaşlarımı
Dördüncü okyanus olurdu .
Bırak kendini ,
Ağla be doktor !
Erkekler de ağlar
Boşaltıp tüm birikintilerimizi yeryüzünün orta yerine
Denizkızlarına yeni bir cennet yaratıyoruz .


Neden yutarsın ki çığlıklarını ?
Düşünsene ;
Tüm öfkeni
Dokuz oktav bir haykırışla
Kara bir trenin son vagonuna bağladığını
Bağla be doktor !
Bir kez olsun kır kalıplarını
İçimize gömdüğümüz ne varsa
Çıkartıp mezarlarından birer birer
Önce yeniden can verip
Sonra hedeflerine yolluyoruz
Suslarımızı vurup alnının ortasından
Çığlıklarımıza ses oluyoruz
Bağır sesin yettiğince
Bugün kendimize dönüyoruz .

Pardon ;
Kendimi kaybettim bir an
Deliliğime ver
Bakma kusuruma doktor .
Aldım yine bir sürü vaktini .
Ne de çabuk geçiyor zaman
Hiç farketmiyor insan
Ömür gibi ...
Yeni başlamıştık oysa değil mi ?
Lakin senden öğrendim bu sistemi
Verdiğin kadar alırsın , ey aklı sefil serseri .
Bugünlük zamanımız doldu
İndiriyoruz perdeyi ...


Şimdi üçe kadar sayıp
Yine derin derin nefes alıyoruz
Tut aklının iplerini !
Oyun bitti mirim ,
Gerçeğe dönüyoruz .
Sen doktor ,
Ben hasta
Bak devam ediyor yaşam ,
Bu kısacık zaman diliminde
Ne kazancın , ne kaybın oldu hayattan .
Elbet var alacağımız bu seanstan
Sen bilirsin ama
Evvela
İstersen topla dökülenleri ruhundan
Bak nasıl dağıldı ortalık
Her köşede bir yanılgı
Bir hayal kırıklığı
Üstüne basılmış yaşam kırıntıları .
Gördün mü doktor ;
Zincire vurdukça aklımızı
Çıkıyoruz da , ben olmaktan
Yaşıyoruz işte
Laf yerini bulsun diye .
Hastan zaten yaftalı deli ,
Ama bir şey daha söyleyeyim mi
Sana da çok yakıştı bırakmak iplerini .


Doktor ;
Bildiklerinle değil , gördüklerinle tanısaydın beni
Sana çoktan çözülmüştü bu serseri .
Anlatabildim mi bilmem ki ;
Niye düğümdüm hep karşında
Neden normallerin cemiyetine sokamadın beni ,
Neden sonuçsuz kaldı bu terapi .
Daha fazla açılamaz bir gemici düğümü
Söyleyeceklerim bu kadardı ,
Sözün bittiği yerdeyiz .
Haydi artık çöz beni !

29 Kasım 2009 87 şiiri var.
Yorumlar (14)
  • 14 yıl önce

    Ah o doktordan bende de var. Ama o doktor aynı zamanda hasta. Kendine terapi verir de durur. ... Doktor ; Bildiklerinle değil , gördüklerinle tanısaydın beni Sana çoktan çözülmüştü bu serseri ...

    Fazla söze ne hacet. Ne kadar anlatsan da karşındakinin algıları ve pencere sayısı değil midir ne kadar anlaşılabileceğini belirleyen.

    Harika bir anlaşılamamışlık şiiriydi; ne yapsan, ne desen anlaşılamamak...

    Kutlarım.

  • 14 yıl önce

    Şiiriniz harika, çok yeteneklisiniz. Şiir yazmayı sakın bırakmayın.

  • 14 yıl önce

    Yetimhane soğukluğunda bir gündü Mevsimlerinin ayazlığı, Üşüşebileceği son yer oldu tenimin.. Sandalyesi tekmelenecek bir mahkumun Son dileği kadar kutsaldın benim için... Gardiyanlar sararken cesaret kusan bedenimi Ardımda bırakmıştım Gözlerinden yoksun korkaklığımı.. Lakin Kanıta kanıta aldın Sevdanın alfabesini yüreğimden.

    Besbelli -Hayat çoktan düşermiş hükmünü kendi benliğimden..!

    dağ gibi bir şiire rüzgarım olsun ufaktan...

    kutlarım Zeyno..

  • 14 yıl önce

    Bak telefondan canima yetiyor imdatttttttttttt diye bagiririm.Elli tane yorum yazarim.Türkce canavari diye aglarsin.AAAAAAAA hepsini inceliyor simdi diye ödümü koparma tamammi.

  • 14 yıl önce

    Daha yazarim bak Türkce kelime hazinem de fevkalede telefondan laf yetisdirme elli tane yorum yazarim vallahi👧