Hatırladım Sizi
Hatırladım sizi
Bir yağmur başlamıştı hani
Yağsam mı yağmasam mı modunda
Bir gülümseme belirmişti dudaklarınızda
Ademin ısırdığı elma tadında
İşte o gün kovmuştu Tanrı kendimizden bizi
Hatırladım sizi
Kaderin işlediği kaneviçelerdik
Zaman denen gergefe
Bir sitemlikti söz hakkımız
Sükût denen yeniçeri
Boğduğunda tüm kelimeleri
Kalmıştık uluorta
Baharını arayan çiçekler gibi
Hatırladım sizi
Ay yine dolunaydı
Aynı şarkıyı almıştım koynuma
Düşünürken habersiz gitme sebebinizi
O gece Tanrı da ben de biliyorduk
Hiç bir dua geri getiremezdi sizi
Öyleyse kalemim neden peydahlamıştı o cümleleri?
Evet evet hatırladım sizi
Yaramdan kanayan bir sevdaydınız
En son gözlerimden sürmüştüm sizi
Pupa yelken yaparken gözyaşımda
Gökkuşağı takılmıştı genzime
Ağlamıştım bütün renkleri
Peki kader nedir diye sorarsanız Hakan Bey, Kader insanın kendi elinde olmayan herşeydir.Şiir yazmak ve şair olmakta insanın kendi elinde değildir.Öyle olsaydı çoktan bırakmıştım şiir yazmayı.😆
ilk yazdığım şiirleri okuyunca bunu nasıl olmuş da yazmışım dediğim oluyor. Galiba insanın büyüdüğü gibi insanın içindeki şiir de büyüyor.Ama şöyle bakmak lazım olaya..
çocukken çirkin olan mankenler var 🙂
Evet Hakan Bey, Zamana işlenen kaneviçeleriz ve benim inancıma göre Tanrı o kaneviçeye bakacak.Tabi bu kaneviçeyi işleyen tek başına kader değil kişinin iradesiyle etkileşim içerisindedir kader. Buraya eklediğim şiirlerden beğenmediklerim oldu sonradan.Ama bu şiirimi beğenmiştim gerçekten.
Kaderin işlediği kaneviçelerdik..
evrenin büyüklüğü ve zamanın genişliği karşısında ufacığız.. o dipsizlikte bizim güzelliğimiz bir şiire işlenmiş kanaviçe olurdu herhalde.. bunu bir şiirde tek satırla anlatan var mı deseler bu satırı seçebilirdim.