Hazım

Evet iyi bir şair olamadım...
İyi bir eş ,iyi bir anne olamadım...
Hukukçu da değilim,siyasetçi de;
Çok zekilik de aramayın.

Süslü ağır sözcük oyunlarını,
Söz sanatlarını arama.
Ama bir hazmedememişliğim var.
Ülkemin aydınları,parti başkanları
Profesörleri,orgeneralleri
Gazetecileri,sendikacıları
Yatarken mapus damlarında
Devleti yıkmakla,
Örgüt kurmakla suçlanırken.
Eline kalleş,
Kaleşnikofu almış,
Dağlara çıkmış,
Canı gönülden örgüt üyesi olmuş,
Hala aynı düşüncede.
Ağzından yavan pişmanlık sözü.
Bağrında çapraz kurşun yuvaları,
Aynı tip şalvar ve puşileri,
Şu Cumhuriyet bayramının arefesinde,
Onuncu yıl marşlarını ,
Coşkuyla nasıl söyleyeceğiz?
Bayrak törenlerinde,Milli Marşımızı,
Suskun mu söyleyeceğiz ?

Hukuk batıda ayrı
Doğuda ayrı mı olacak ?
Tüm dünyanın terör örgütü,
Olarak kabul ettiği,
Örgüt üyeleri
Davullarla ,zurnalarla
Zafer işaretleri ve güllerle,
Karşılansın,devlet kucaklasın...
Amenna...

Birilerine aba
Ötekine sopa.
Birilerine af,
Ötekine kelepçe.
Tamam hiçbir ana ağlamasın
Akan kan dursun.
Ama bu çifte standart,
Kürtlere ver ver vere
Ermenilere ver ver vere
Biz tavuğun derisi miyiz
Atılıp satılacak,gerisi miyiz?
Devlet neydi ?
Halk neydi ?
Kimin için vardı?
Hazmedememişliğim var...
Bir hazımsızlık...
Doktora mı gitmeli
Hapı yutmalı gari !