Herkes Gibisin Artik
mevsimler çıkıyordu salınarak
dumanı tütmeyen bir fincanın
koyu telvesinden 
ve yine
ertelenmişlikler topluyordum 
güz akşamlarının
kışa taşındığı sokak aralarında 
iki yüzü keskin bir bıçak gibi
ihmaller çarpıyordu sessizce
hayatımın orta yerine
delik deşik oluyordum
içimde binlerce kırıntı
kanatıp dururken can evimi
tek tek sönüyordu güneşlerim
deli dolu günlere gelin ediyordun
telli duvaklı gecelerimin
karanlık duvarlarından sızan
anıların en uçsuz bölgesini
akbabalar üşüşüyordu 
faili belli bir cesede
davul zurna sesleri eşliğinde
gölgeler kadar ıssızdım işte
karanlık orman çığlıklarının
patikası yitik dallarında
yorgun düşüyordu bakışlarım
bir baykuşun gözlerinde
ve
sessiz hıçkırıkları göğe yükselen
bir gelin ağlıyordu içimde
aklımın limanında sevişiyordu 
hüzünler
cümlelerim sana yazılmaktan yorgun
geçmişim felç olmuş aşkların esiri 
kayıp Eylül gemilerinin
kırık güvertesinde 
kesif ayazlarda dolaşıyordu
hayaletler 
ne çok istemiştim oysa
kalemin yazmadığı
kelimelerin kifayetsiz kaldığı
durgun suların coşup taştığı
meydan okuyan olmanı
tüm keşkelere
şimdi 
gece cinnetlerinden çıkarıp
yolcusuz duraklara yazıyorum seni
defterimden yırtılan sayfaların
sararan yapraklarında
hiç olmayan bir sevdaydın aslında
herkes gibisin artık
farkın kalmadı kimselerden
anla
Asimaral... 23 Eylül 2009


güzel bir çalışma eylil hanım kutlarım👑
Eylül hanım tebrik ediyorum yine harika olmuş.
nazım eylül gökdemir.
İmgelerin süslediği bu şiiri zevkle okudum.
Kutluyorum.
şiir bütün maharetini gösteriyor bu gece,,
söze gerek yok..
kutlarım kalemi.