Hüzünlüklere Börünmüş Coğrafyam

I.

Geçmişe sıkılan saçmalıkların barut izleri siniyor üzerime

Hüzünlüklere börünmüş coğrafyada fırat niyetsiz akıyor

Dervişi evdî dudağında boşalırken karacadağ lavı

Edulê ufkunda doğar korkuların sancısı

II.

İçsel bir dengbêjin ağıtında ölüyüm

Kandavasına takılan, kelebek ömrüne kabil

Özgürüm ölüme dair acıyı beklemek gibi

III.

Bir kürt çalgısıdır yüreğimdeki öfke

Türkmen yaylasında kına yakan geline inat

Suya bıraktığım sır, toprağa adadığım ömür

İçimde derinleşen yaraya sürer acılarını

Dilimin prangasına vurulan emanet

türküler gibi

Harran ovasında arap mırrasında kavrulan dervişim

IV.

Düşlerim istila edilmiş firari bakışlarında

Karabasanlı bir gecenin mülteci çocuğuyum

Ürkek bir ceylan yüreğimin çarpıntısıyla

Gönlünde filizlenen dağ kardeleni yüreğimi eşeler

V.

Gidişlerin ertesiliği hüzünlü bir ağıttır

Acının mırıltıları açılırken

dudak aralığımda

Bıçak kesiğidir

yuttuğum her nefes

Hani sancılarımın

dağlandığı anlar olur ya

Hasretinin gölgesindeki sevdamın töresi recm edilir

VI.

Ayaza siper almış bir gâzel gibi

Ömrümün yarısında keskin bir virajındayım

Sözlerim lâl olur İbrahim ateşinde

Ruhum tenime mülteci kalır

14 Ocak 2021 265 şiiri var.
Yorumlar