İki Çarpi İkilik Tesis
Her çocuk ağlar genelde doğduğunda.
Anneme sormuştum bir zamanlar;
Ben gülmüşüm oysa ağlanacak hallara...
Şimdi sıra sizlerde...
Siz güleceksiniz ağlanacak halime..!
Her akşam yatarken yatağıma,
   umut ederim yarın sabah doğacak güneşi;
     olmaz derim
       bu akşam da olmasın,kalsın
         ama sabah yine yoktur güneş !
Temmuz sonunda zemheridir içimdeki...
Siz hepiniz,seviniz çok seviniz birbirinizi...
Gayri giderayak itten aç yılandan çıplak
   çalıp kapınızı her birinizin birer birer
      sevgi dilendim eğilmeden
        açlığım,doymamışlığım budur benim
          ağlamasın diye çocuklar
             ağlamasın,ağıt yakmasın diye analar...
Kokmuş bir deryanın ortasındayım
   tuz kokmuş,balık kokuşmuş
     boşunaymış tüm çırpınışlar
       önüm arkam köpek balığı
         bense kendi hayallerimde
           yel değirmensiz Don Kişot !
Yemen'de at izlerinden su içiyorum
   Çanakkale'den yadigar 
      beynimin sol lobundaki kurşun
Kah Balkanlar'dayım 
   kah Karabekir ile Şark'ta
     dönüp baktığım tek yer Samsun
       çıt yok yine de
boylu boyunca uzanmış bir gerilla
  sınıfsız zümresiz birinci Kuvvacı
   çetecinin tezgahında işkencede...
Sizi bilemem amma
ben ölüyorum galiba...
Elma mı, armut mu diye 
               beklemesin hiç dostlar!
Dünya sizin olsun,
Korkmayın !Dedim işte;öldüm
                               öldüm ben..!
Haklı olmak yok imiş bu alemde,
belki toyluğumdan
  belki de verdiğim ikrarlardan...
Oy dost çık artık saklandığın mağaradan,
    çıkarabilirsin artık sakladığın
      bıçağı arkandan !
Dünya sizin olsun,ben öldüm...
Diyorlar ki; 'Korkaksın Sen!'
Bunu söyleyenlerin öznesi hep 'ben' idi.
Kendileri yani...
Söylenecek çok lafım var onlara amma
  yazıktır kalem ile kağıda 
    bir de boşa geçen zamana...
Olmadı hiç gözüm para da pul da
  neyim varsa aha da üzerimdeki 
                                 şu çulda...
Giderken kendi hiçliğime
  Son sözüm 'Alfa-Omega' .
Haydi Allahaısmarladık,Eyvallah...
Ararsanız şimdilerde beni
   elinizi çabuk tutun,derim.
Keza umutsuz adımlarım 
  ulaştı Filler Mezarlığı'na..!
Dün geçti be cancağızım,
  Yarın gelmedi hiç,gelmeyecek de...
Bugün ise her şey yasak bana.
Ezadır,cezadır artık yaşamak;
  yıllardır hissetmek,bütün suçları
    bütün yanlışları taşımak  sırtında.
Yine de size rağmen en iyisidir yaşamım.
  Bencileyin kendi narsist çayımda,
    sizinle son nefesimde
     giderken kendi hiçliğime
      gülümseyerek hepinize
        kimsesizliğinizin kimsesi
          korkularınızın kahramanı
            sevgisizliğin tanrısı olmak.
             Son sözüm 'Alfa-Omega' .
Haydi Allahaısmarladık,Eyvallah...
Aslında olsaydı bu ülkenin fırınları,
 -Neron'a,Hitler'e,Mussolini'ye inat-
    savuracaktım küllerimi
      Meriç'ten Fırat'a,
        Sakarya'dan Kızılırmak'a,
          Gediz'den Murat'a...
Amma gideceğim yer belli;
   Ada 18,Parsel 389'da
      yatmakta olan babamın kollarında
        Bağçeşme'deyim yakında..! 
-Belki siz ölüler bile istemeyeceksiniz beni-
 Amma velakin elimdeki tek malım,
                                     tek tapumdur
üst yapım ruhsat harcı bedeli ödenmiş...
Hasılatı bizatihi yatırılıp vergilendirilmiş,
  cilt 58,varak 3767'de kayıtlı
    iki çarpı iki ebadında
     iki kişilik bir tesis ...
      Açılışa beklerim hepinizi ! 
8 Nisan 2011

