Iki Yüzlü Kadın

dışarda çetin bir kasırgayla boğuşur
evde yetim yavrusunu düşünür
umar merhametliden medet
aylar olmuş evine yüz gram girmemiş et
kadın
hizmetli gittiiğin evden
arta kalanlarla yetin,bir zahmet
sıktığı yumruğu duvarı yıkar
ne vicdan ne merhamet
sırtını gam sıvazlar
akşam evde ana olur
gündüz dışarda baba
kolay değil,tek başına
dayanmak bu ızdıraba
kadın hesapsızca gidişlerin
hep ceremesini çekmekte
çocuk bekler elbise
kadın çaresiz
bakkalda aylardır birikmiş veresiye
çeperli gözlerini siler umursamaz görünüp
başkaldıramaz çünkü feleğe
acılar içse de,ağu içtim der
yangınlar firar eder gönül otağında
sobasında ne ateş var ne odun
buzlar kesilir,varoş saçağında

çocuğunun üstü başı çıplak
bir kaç sokak ötesinde,birilerinde patlamış gırtlak
bu hiç de adil değil
söyleyin bu kadın kime sığınacak
içindeki öfkeyi kime kusacak
kadın masum,kadın vakur
bu sokaktan geçmez karınca inciltmemek için
oysa ona yine de atan çok olur çamur

niye boyun eğsin,
genç yaşta dul kaldıysa onun suçu mu
bu toplumun ön yargısı
infazı adil dağıtan terazi hiç yok mu

işte bu saatten sonra panterleşir,tırnakları
devleşir
dengesizliğe
hürmet etmez
ezilmişliğine
erkekleşir bir anda,hiddetleşir

sahi iki yüzlü kadın
neydi senin gerçek adın.

12 Nisan 2010 344 şiiri var.
Beğenenler (4)
Yorumlar (1)
  • 14 yıl önce

    sevtabım bu kadınlardan çok var🙂 duyarlı yüreğine sağlık👍👍👍