Işık Uçurumu
(Lütfen, şiire uygun davranın)
geçen yüzyıl. rutubetten çürümeye
başlayan içsesimi
bilincin acı çektiği yere götürürken
üzerimde ironiyle yakalanmıştım
çocukluğum aniden sona ermişti
eski bir şarkıdan yardım istediydim de
yasal bir dudak takmışlardı bana
oldukça bağırarak susturulmuştum
yüzümde dolaşan meddücezri oradan biliyorsun
sen beni aslında kâğıt insanlar arasında
ayağı burkulan şu içine kapanık sözcükten
de biliyorsun: -ışık uçurumu-
o zamanlar sonbahar senede iki defa geliyordu
biri parantez içindeydi
öbürünün insanlıkla alakası bile yoktu
babam mağlubiyet defterine bakıp
kelimeler dünyayı kurtaramaz evlat
ve demokrasi halkın kendi kendini düzdürtmesidir
diyordu deneyimler imparatoru babam
alkışlanıp duruyordu yüce anlam sokağın orta yerinde
kentin soyluları gösteriler lordunu izlerken
nefis bir acı çekmiştim, oldukça orijinaldi
konuşurken ağzından sürekli
büyük harf sıçratıyordu toplum
iki defa ölmüştüm ben geçen yüzyıl
birinde Yahudi asıllıydım, öbüründe
yeterince götü kalkmıştı dünyanın
sen beni ayrıca farkında değilsin ama
donmuş bir kentin kedilerini ısıtmak için
ellerimi çıra gibi yakmamdan da biliyorsun
neden bilmezlikten geldiğini her düşündüğümde
üzerimde düzenli olarak
dışlanmış bir ahmakla yakalanıyorum
bir de maddenin korunumu şeysi var gülüm
öyle bakma; ironiyi ben yaratmadım
yakalanmışlık hissi edebi değer katıyor defolu sevişmemize
tarihin kan ihtiyacı için, çünkü
bu alçak tarihin kan ihtiyacı için, biz hep
başkalarının yazdığı romanlara karakterler yolluyorduk
sonra gidip çıplak elle tutuyordum dışarı atılmış bilgiyi
kelime topluluklarıyla beslenen kalbim
kırılmıyordu artık eskisi kadar ve rüyaların
ölünce gittiği yer var ya gülüm seni oradan biliyorum
14 Aralık 2013






/ kelime topluluklarıyla besleniyor kalbim... güzeldi Metincim, tebriklerimle 👍
yoksa şiir okumaktan men edilme riski var!
ben edilmedim mesela 😆
gizli işareti görüp yorum zorunlu tabelasına ulaştım
ve buradayım Tanrının izniyle 😆
tebrikler şair güzel şiirlerinize
rastlıyoruz şiir yolunda 😙
saygıyla 👧