İsmimin Cismimin Hikayesi 1
soğuk bir aralık sabahına tekabül eder 
hayata muhalif ilk çığlığım... 
bekleyelim demiş babam 
"dilini bilmediğimiz bu ülkede 
uğraşmayalım yine formalitelerle 
ya bu da diğerleri gibi ölürse" 
-diğerleri dediği üç tane 
yaşına gelememiş üç bebe- 
o zamanlar /ışıksız
ıssız buralar 
geceleri kurtlara mekan 
hele kışın yağmur çamur 
lüks pek tabii hastane falan 
(bayrampaşa cezaevinin 
ceza evi olduğu dönemler 
daha metris'e hacet görülmemiş 
zira netekim henüz teşrif etmemiş 
şimdi düşünüyorum da 
tanklar gezmek zorunda olmasa 
asfalt için daha çook beklerdik zannımca) 
...
ismim olmamış aylarca 
hiçbiri kucağına almamış 
alışmamak adına...
mevsim kış 
alaka için güneşli günler gerekmiş 
hem kız çocuğu / erkek olsa neyseymiş 
bahar bayramı geçip 
yaşam direncime kanaat hasıl olunca 
üç kez ayşe demiş kulağıma / kör mahmut hoca 
bizim sırpça'da ayşe'ye ayko denir kısaca 
ikisi de dört harfli / ama daha samimiymiş 
ayko yukarı / ayko aşağı geldim yedi yaşına 
annem şoka girmiş kayıt esnasında 
gülşen yazıyormuş kafa kağıdımda 
bir yanlışlık mı var diye koşturmuş muhtara 
olay şöyle gelişmiş hülasa 
babam hasan amca'nın ezberlettiği cümleyi tekrarlayarak 
varmış muhtarın yanına 
"benim kiz dodu ismin ayşe" 
"burada doğanların hepsi ya ayşe / ya fatma 
gel biz bunu gülşen yapalım" denince 
resmi biri ya karşısındaki 
anlamasa da kafa sallamış bizimki 
-muhtarımız iyi bir türk filmi izleyicisi / anladık sonra 
sayesinde bir kaç türkan
belgin/ hülya da salınmış bayrampaşa varoşlarında- 
tamam durum çözüldü 
bundan böyle gülşen olsun adın 
diyeceksiniz amma 
kazın ayağı öyle değil 
ü harfi yok sırpça'da 
ayko devam etti / kayıttan sonra da 
...
okulun ilk günü 
hayatımın ilk eteği 
utanıyorum üryan gibi 
annem güleç bir ablaya teslim etti 
öğretmenimizmiş kendisi 
oturduk sıralara /başladı yoklama 
burda... burda... 
herkes burda / ben yokum 
okunmadı adım 
sınıfı saydı/ tamam 
"dikkatle dinleyin çocuklar 
ismi okunan kalksın ayağa" 
burda... burda... bir daha 
off diyorum içimden/ kim bu salak yaa 
gülşen deniyor ısrarla...
-ayko etekliğini çekiştiriyor 
gülşen burda demiyor-
ikisi de kalkmıyor ayağa-
...
annem sıkı sıkı bir şeyler tembihliyordu yolda 
dinlememişim önlük utancıyla...





kutluyorum yazarı...şıgınız daim olsun...
annem sıkı sıkı bir şeyler tembihliyordu yolda dinlememişim önlük utancıyla...
seni okumanın hep keyfindeyim,sevgilerimle...
O Ayko büyüdü koca bir destan kızı! oldu...
Öykü-şiirleri severim. Hayatın içinden kesitler sunar insana. Şair kendini aktarır şiir dostlarına...
Kutlarım Gülşen👍
eskinin dili bir balkan havasında sus olur da deryalar hep kan kokar
kadın dediğin alımlı olur bir de kapı girşinde oturur arnavutun güzeli
bayrampaşa dediğin bizim zafer mahallesi eh bize uzaktır lakin oradadır bursanın en güzelleri
şiiriniz çok güzel
şimdi düşünüyorum da tanklar gezmek zorunda olmasa asfalt için daha çook beklerdik zannımca)
ah benim belalı başım dedirttirdi
tebriklerim çokça
bir solukta öyküsel tatta bir şiir okudum.tebrik ederim.Genel olarak ilginç bir tarzınız var.Adeta Hayat'ın kıvılcımlarını yakalıyorsunuz.tebrikler