İşte Öyle Mutsuzum
kırık bir yüreğe mahkum
muammalara süzülürken,
aralık kalmıstı kapı
ve sırrın adıydı ölüm
yüzünü sayıklıyordu düşler
ayazında güvercinin,
karia da seslendiğim harf
bir bedene mecbur,
Suskunluğum
bır yuzum gokyuzunde ağulanmış
bir yuzum topraga bulanmış
kolundan tutulup atılan
hüzünlere bezenmişim
ellerim paramparca
tutunmuyorum da hani
işte öyle mutsuzum
... kolundan tutulup atılan hüzünlere bezenmişim ... burada asılı kaldım... mutluluğu yazmak dileklerimle...