KaDeR
mevsimler döner devran olur felek çarkını çevirir
güneş doğar guruba eğilir
ama senin içindeki kış göç etmez
kar çözülür dışarda dere olur sel olur
ama yüreğinde çağlar boyu donmuş bir buzul uyur
zamana mühürlü ısınması yazgı dışı
begonvil suskunluğunda ağlarsın tanrına
içinden bir karanfil kasırgası kopar
ah ile feryat birbirine karışır
narçiçeği umutların zulme uğramış bir masumiyet gibi
sağanaklarda yüreğin
dervişâne bir orman zikrine durur
o köşe nişandır sana vakıftır
kutsaldır
kimseye verilmez
pencerelerimde ölülerim asılıdır
puşt pazarlarında satılmış bir ömür gibi
bazen bir papatya kadar saf
bazen bir ateşböceği kadar ürkek
ben yasak sevdaların yol eri
yüreği paramparça aynalardan ibaret
gözbebeklerimde damlar saçaklar yiter
pıhtı tutmuş sevdalardır
segâhtan nihâvente dökülen
sağanaklarda ben de
sensiz tanrısız
ve adını bilmediğim bir kaderle
kıpkızıl bir bahar olurum
ve acımak diriliktir
zira ölü olanın merhameti olmaz
sen acıyorsun
demek ki can içindesin
karanfil kokusu iner gecelere
sağanak rahmet olur toprağa
yüreğin kanar ama dövünerek atar
işte bu yeter
işte bu başlı başına bir KADERDİR
