Kafiyesiz Yaşam Notları/Çıplak

Göğüs kafesinde müebbet bir sevda özleminde yürüdüm aşina rüyalarında
Kapısında kırık kilitlerle savunmasız kalabileceğin günlerin önünde ardında dolaştım
Parmak uçlarımda değil
İnadına tıkırtı çıkara çıkara,
Yakalanmaya meyilli bir hırsızın arsızlığıyla.


El pençe divan duran ağlak âşıklardan olmamışken daha
Mertebesinin karaya yükseltileceğinden habersiz bir anda dokundum sevdaya;
Dokunmaz olaydım.

Ansızın çıplak kalan bir kadının
Saçlarıyla göğüsleri örtme çabası gibi
Gereksiz bir çabayla çırpınıyorum şimdi...

Gör(me)sen ne güzel olur yüreğimi...


Cinnet akşamlarını
Bir çırpıda cinayet mahalline dönüştürecek bir hırsla sabitliyorken bakışlarımı
Kutsal kitapların hiç bilmediğim dillerinde ki garip aşinalıkla sakinleşiyorum,

Belki de sandığın kadar günahkâr değilim.



Bilmezsin sen;

Görmediğim denizlerin üstünde salınan gemilerin içinde olmayı hayal etmedim hiç,
Alkol kokusundan sarhoş olmayacak kadar alkolik
Yalın isminle yaşayabilecek kadar kanaatkâr

Ama yokluğunla hayata küsecek kadar kırılgandı benliğim.



Kenarında biten çiçeklerin albenisini yüzüme vuran
Sahtekâr uçurumlar vardı görmeye dayanamadığın hayatımda,

Tutunduğum dalı bırakmam gerekirken ulaşmam için sana

Dal kırıldı...

Uçurumun dibinde,
Sağlam kalan kemiklerimin inadına

Kırılan özlemlerimle can çekişiyorum şimdi...

Gözlerim hala bir cinnetin kıyısına sabitlenmiş durumda.

Film şeridi gibi geçecek hiçbir anımın olmayışına üzülürken gereksiz bir acıyla,
Ölen köpeğimi düşünüp,
Alamadığım kazağın derdine düştüm,
İçim acıdı yine

Sana değil inan
Giderayak yine anneme küstüm...



Oysa hatıralarla yaşayacak
Ve acılarla beslenecek kadar hastalıklıydı ruhum.
Karanlık gökyüzüne bakıp
Gözlerimden dökülen yaşlarla
Görünmeyenlerin yerine üç beş yıldız çizebilecek kadar cüretkâr,
Haddimi bilmeyerek yalnızlığımın hesabında Tanrıya küsecek kadar isyankâr...




Vakti geldi artık bilmelisin;

Kırmızı başlıklı kızın pelerini altına gizlenen kurt kadar aykırı kalıyorum bildiğin masallara;

Camdan pabuçlarımı sorarsan kırdım attım;
Onikiye varmayan saate inat
Aldırmadan yollarına gizlediğin can kırıklarına
Kapanmayan yaralarımla
Yürüyorum yalınayak,

Bana bahşettiğin çıplak yalnızlığa...





Ocak'2010 Aydın....

29 Ocak 2010 176 şiiri var.
Yorumlar (7)
  • 14 yıl önce

    😙😙😙.... 👑👑👑 ..Hiç susmasın o güzel yüreğin ve kaleminnn..

  • 14 yıl önce

    hüzündü be aylinim 😙😙😙

    kutlarım yürek sesini👍👍👍👍

  • 14 yıl önce

    yüregine sagliK!!!

  • 14 yıl önce

    Ne kadar çaba sarfedersek edelim eksileyecek bişeyler oluyor ne yazık ki..

    Sorgulu ağrılı sızılar..

    Okunasıydı Aylin Hanım..

    Kutluyorum😙

  • 14 yıl önce

    Kadınların çoğunun saçları da uzun değil şimdilerde. Aklı başında olmaları, yalnızlıklarını daha da çıplak kılıyor ne yazık ki. Masallar, öyküler avutucu değil. Gerçeklerse acı. Duygu dolu ve etkileyici bir anlatım. Kutluyorum.