Kahveye Çalınmış Gözlerin..
Adı konmamış bir sevda
yolumu kesen uzun kavrukk saçlarınn
nefesimi kesecek isimsizz gülüşün.
öyle zamanlar oldu ki düğüm düğüm eline düştüm...
ölüm ölüm kucağınaaa.
güneşin kahveye çaldığı gözlerine vuruldumm
ellerimi uzatıpp dokunabileceğim kadar yakındık
bazen....
hiç olmadığı kadar uzak ..
sadecee senin ellerin taramalıydı saçlarımı
yalnız benim ellerim süzülmeliydi vücudundan.
öyle yatak döşek beklemek değil
kapıda bastonunla ölümün belirdiği çizgilerle
karşılamalıydı beni o kahveye çalınmış gözlerin...
çünkü seni yatak döşek bırakamayacak kadar sevdim
aynı tonda güneşin yaktığı saçlarından her bankta
bir telini düşürmeliydiii ellerimm..
nefes nefes seni solumaktı benimkisi
yudum yudum senii içmekkk
cıvıl cıvıl şen kahkahalarla
bir parça AŞKK doğurmaktı senden
bir parçada benden büyütmek..
adını beraberr fısıldamak kulağına...
...
Ama yoksun işteee!
sen güneşe koşarken
ben geceye dalıyorum.
Gece güne kavuşmadan
ben sana yetişiyorum..
Seninle ilgili olmayan tüm cümleler
öksüz kalıyor benim lisanımda
Düğüm düğüm oluyor boğazım
Adını her anışımda...
Bittiğimi hissediyorum
Bir daha aklıma gelmeyeceğini hissediyorum o vakit
aynı dileklerle anımsanmadığımı biliyorum..
Ben senin için
Bitmekten vazgeçiyorum...