Kalbinde Hisset

gazelin
orta yerinden
annemin avuçlarına sızar
ağaran karanlıklar

kavl ü karar
alınır
uğruna akıtılan kumlardan

ıtır baharlar gizler kendini söz gelimlerinde
öz gelir
yalan ötede
bir asırlık gölgede
kaybolur
eğik göğün kanatlarında bulut

öylece derinleş
öylece hayali ayıklayarak düş avlularıma

duy babanın ettiği kelamları
anla

gayrı bundan geleceği yok zamanların
yarenin boşluk
yarenin tozlu raflardaki
anlamı olmayan sözcükler

şiir çiziliyorsa eğer hala hayatın kalın duvarlarına
bir
umut
var demektir

sağır değilse kulakların
dilin anlatıyorsa hala masum ikindilerini
seviyorsun demektir

sev
göğü
maviyi

yüzüne aydınlık sine
insin
ihtiyatlı sabahlardan

hasbıhal halin meyilli
kem
gözlerinden

ahraz
ayaz soğuğu
bak çok buz, bu sokulgan balıklar

denizler çok yalnız
çok
hasarlı

sığınan martıların
renklerinde
pervaz
bu sıyrık anafor

hoyratça savurur beni
seni
sessizliği
cehennem çıkmazlarına

dinle de
dinlet
seslerimizi

anlayana kadar anlat içlerimizi

ecnebi bir resimde
kaybolursa
kesik
anılarımız
tam da bu vakitte

dinletemem
küçüklüğüme neden uçurtma
uçuramadığımızı

büyüklüğüme
dur
diklenme diyemem

annem vurur ellerime
kaybolduğum zaman
bilmez hiçi

bilmez saklanbaç oyununu
çünkü o
hiç
saklanmak zorunda kalmadı ki

ben ve sen
şimdi
sessizliğimiz kardeş payı

saklanmalı yıllar yılı

bul
dağlarımızın ağaçlarında
gülümsememizi

gayrı anlat artık
his
diyarından
hacamat ettiğimiz kalbimizi

ki hala yaşıyoruz diyebilmek

en az yaşamak kadar gerçek...

01.11.11