Kamaşma Yortusu
Ölümün konçertosu ve aşk hep yanıbaşımızda
ve hayat kadar uzakta...
...
Bana şiiri bırak diyorsun
bırakırsam en çok sana dönerim
o yüzden, hançer mezarlığına dönen göğsümü
hiç bir hayvana göstermiyorum
ve sen artık omzumda bir keman olmadığından beri
küllerimi en çok senin odanda saklıyorum.
Bir keresinde öldüğünü duymuştum
simidime saldıran bir güvercinden.
ölümün ağzımı öylesine yordu ki
amatör bir manzaraya bakıp ustalaşan bir kör gibi
evrensel bir hicranla kardeş olmuştum.
önce geceyi şarjörüyle arası bozuk olan
bir kurşunla geçirdim, olmadı
nerdeyse her gittiğim yere
cesedimi yanımda taşıyordum
hatta Sylvia Plath 'tan intihar
siparişi bile verdim, ilgilenmedi (kaltak)
oysa onun bütün şiirlerini okumuştum
hiç üşenmeden.
daha sonra alıngan bir bıçakla
gemi çizdim bileğime, gemileri hep sevmişimdir
bıçak, üzgünüm emir kuluyum diye ağlayıp
kanımla dertleşmişti
en sonunda silahları seven kiralık bir hayalet tuttum
durmadan gülümsüyordu kansız
direndikçe esmerleşen bir halkın kokusunu taşıdığım için
üzerime çevrilmiş silaha küstah bir harf olarak poz verdim
bir mevsim kepenk indirdi mesai saatinde
rüzgar gizlice sokuldu kentin saçlarına
kent çıkıp gitti bir orospunun koynundan
belki bir gün sana da anlatabilirim
tetik ile deklanşör arasındaki o romantik farkı
hani böyle anlarda hayatınız film şeridi gibi
geçermiş gözünüzün önünden derler ya, yalan.
toprak ayrıntılarını ayıkladı kendinden
öyle ki sorunlu bir cesede konukseverlikte
kusursuz bir ev sahibesiydi
orada bir araya gelen dünyaya gücenmişler ordusu
çalıntı bir şarkıyla karşıladı beni
hatta uyumam için iyi bir ranza bile ayırmışlardı
üstünde kül yaprakları vardı
acaba uykusuzluk burada da hastalık türü müydü ki
önüme gelen her muhtereme seni sormaya başladım;
O kadar gürültü vardı ki hiçbir şey duyamıyordum
bir tohumun çığlığı iniyordu alta
bir sürü tanıdık yüz ve ölümle dans ederken
hayattan kovulan kahramanlar yan yanaydı
hemen sol tarafımda Ulrike ve Andreas Baader
aşklarına kaldıkları yerden
devam ediyorlardı, ağızlarında her zamanki gibi
sigara ve gerilla marşı
Alman Hükümetine küfrediyorlardı
yanımdan geçerken nerdeyse
beni ezecek olan bir grup Rus proletaryası
Gorbaçov'u bir ağaca asmışlar
kıçına Glasnost ve Perestroika'yı sokup
Yavşak Amerika diye bağırıyorlardı
burası tam bir hesaplaşma yeriydi sanırım
dünyevi kaosların devamıydı
sonra kendi yansımamı gördüm
yerçekimine direnemeyen bir ses
düşüp dudağını patlattı
herkes ölürken
ben kolye oluyordum bir kentin boğazına
bir meydanda toplanan bütün yaşlılar taş atarken
ben slogan atıyordum, polis panzerinin tekeri patlıyordu
düşünüyorum da az değilmişim
sonra sen bana bağırıyordun avazın çıktığı kadar
elinde sımsıkı tuttuğun mutlu son kutucuğu'yla
'şiiri bırak sevgilim, nolur bırak'
ben seni hiç duymuyordum
son ihanet süresi geçmiş bir gecenin caddesinde
soyadımı bir binanın çatı katına bırakıp uzaklaşıyordum
o gün bu gündür
durmadan tanrıya sataşan bir Afrikalıyım.
İyice yorulmuştum güneşin yüzüne makyaj yapmaktan
sağlık karnesi olmayan bir şehirde
hasta bir kuş kadar kanatsızdım
kalbini bir savaş uçağıyla düello ederken yitirmiş
bir Filistinli gibi yığılıp kaldım ütüsüz bir şiirin ortasında
kötü yola düşmüş bir martı önce tepeme sıçtı
sonra senden bir not bırakıp şımararak uzaklaştı
vakit sektirmeyen bir dindar gibi kâğıdı önce alnıma koydum
sonra gözlerime besmele çekmesini söyledim
'çok bekledim, geciktin, dünyaya geri dönüyorum' -imza Gülcan
buradaki görevin bitmiş, bundan sonraki hayatına
kadrolu bir dünyalı olarak devam edecekmişsin
sarhoş bir deprem yalpalayarak üzerime yürüdü
izciler burnumu sildi
içi eskilerimle dolu adını unutan bir günah
tırnaklarıma mağara sürdü
tanrının memesini emen bir hayal kırıklığı
dünyaya geri kustu italik düşlerimi
el yazması bir hayat elimden tuttu
koluma gir dedi, bizi mutlu sansınlar
tamam, şiiri bırakıyorum dedim, gömleğim kırıştı.
14 Haziran 2011

''İyice yorulmuştum güneşin yüzüne makyaj yapmaktan''
... dünyaya geri kustu italik düşlerimi el yazması bir hayat elimden tuttu koluma gir dedi, bizi mutlu sansınlar tamam, şiiri bırakıyorum dedim, gömleğim kırıştı.
Yüreği yansıtmak ak sayfalara çok çok güzeldi..Kutlarım paylaşımı.