Karakalem

temmuz sıcağında yüze vurulan
limon kolonyası serinliği gitti yüreğimden
belcemden avuçlarıma küçük bir kırıntı düştü
baktım..bir karakalem ucuydu kırılmış

küçük bir kız çocuğunun gözyaşlarına verdim kendimi
yol aldım kaldırım kenarlarından usul usul
gidiyordum,gitmeliydim,gittim
bittim..hacmimde fukaralık saltanatını ilan etmiş olsa da

yapraklar,yıldızlar,bulutlar düşüyordu
hayallerimi koyduğum kumbaramın içine
mağara sessizliğine selam çakıp
elleri tetiklerinde bir manga askerin
önüne koydum yüreğimi
suçum seni sevmekti.......