Karşıyaka Vapuru

karşıyaka vapurundayım
kara bir hava bürüyor içimi
içimde sivri yanlarıma
pervasız bir rüzgar değiyor
erken yıldırımlar düşüyor aklıma
yüzüm kanıyor mavi ayna kırıklarında
yaralıyım, hem nasıl; sırlarım dökük
çığ çığ bir yalnızlık üzeri duman
uçurum başlarındayım ki karlı, harlı
intihar ihtimali nüksediyor tenimde
içimde sağanak yağmurlar birikiyor
ip ip duygu çeperlerimi yıkan
bulut bulut öksürten ciğerlerimi
bir üşüme iklimindeyim şimdi

düşüyorum kendime, yorgun kollarıma
öylesine karışığım ki bilinmezlikte duran
kalkıp kendime kurduğum tuzaklarımdan
son vesikama bakıyorum ürkerek gölgemden
bakıyorum bir daha gizli yüzlere vurmuş
bilmecemsi resmimin izini sürerek

bastırıyor bir ara sesimi sessizliğe
içimde gizli düşlerimi çalarak
boğarak beni bir kirli el
o örselenmiş tutkularımı
ötelere taşıyan el, yel oluyor sonra
gözlerime mavi mavi doluyor yaşlarım
kendimi izleyemiyorum suların akışında
durulmuyor hafızasını yitirmiş beden dalga dalga
içim cifit çarşısı, artık kendimden gizleyemiyorum
içimde duman duman kimsesizlik yükseliyor
çile dokunuyor yüzümün gergefinde
düğümlüyüm başımdan ayaklarıma kadar



''balıklar ne bilir halimi
ne anlar derdimden martılar
nerede o eski günler, hüzzam şarkılar
nerede tatlı ve güzel dediğim
şiir duruşlu o şuh kadınlar''

şu denizi çeksem içime, sarhoş olsam
şuracıkta, atsam kendimi dalgalara
sızsam, kaybolsam kimliği meçhul
duyar mıydınız beni yalı çapkınları
beklediğiniz pencereler kapalı olsa
yürekler yine meşgul atsa da
yitirdiğiniz aşklarla hülyalıyken bile
uyar mıydınız bana son defa




yakama yapışan
o isimsiz rüzgarı unutmadım hiç
kendine gel diyordu her sabah
esiyordu vira vira deli başımda
ve o kulağımı çınlatan sesleriyle
duruyordu, asiydi; dimdik karşımda

karakış ortası kıyak yapıyordu
güya güneş
kendini işliyordu tenime,
ayaklarıma takılıyordu balıkçı ağları
gün ortası beterin beteriydim, yine
yıkılmış kumdan kalemin köhnemiş burçlarındaydım ki
bakıyordum bu şehre son kez
aşağıdan yukarı
yukarıdan aşağı

hani aşığıydım ya bu şehrin
bana yakışan bir hırka gibi dururdu üstümde ışıkları
maviye dolanır, son derece şık gezerdim kıyılarında
iç denizim, kıvrım kıvrım sahillerde köpürürdü, hani
tam ortasındaydım hayatın, kendimle sarmaşık
hani, martılar çığlık atardı tenimde neşeden
gözlerimde yüzerdi bilumum balıklar
hani, karşıyakanın içinde aşk vardı ya o zamanlar
yaşardım, hiç ölmeyecek gibi
yaşardım... a dostlar!

23 Şubat 2011 83 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar