Katıksız
İçim kanıyor içim
Kaç kere vurulup düşen askerim.
Her siper, bir sıyrık bir yara
Gönlümü delip geçen kaçıncı yar, ha...
Neden,
Neden sevmeler hep şüphe
Sevdiğin bir kendin mi ne?
Onca yürek çarpıntım hep boşaymış
Buzdan bir dağ gibi çarpmışım meğer
İşte acı gerçek,
Yalan olan tatlı sözden bin beter.
Neden söyledim ki sanki
Doğrular gerçekten acıymış
Ağır ağır katmalıymış hayata
Değilse işte yüksek dozdan öldü
Öldü sevdiğim benim
Neden yalandan sözlerle sevmedim.
Bir yılan gibi sokulup yanına
Türlü türlü hokkabazlık
Ne gelip ne gelmemek
Hep gözetleyip
Neyi istiyorsa soytarı misali
Takla atıp şaklabanlık yapmakmış, aşk.
Olmadı, yapamadım ey canım benim
Katıksız sevdim
Ne bileyim.
Gerçekler herkes için aynı değil
Bir bak kendine ve ona
Kaç yalandan gün yaşadın hayatında.
Hayır hayır
Bırak bunları bilmez miyim hiç
Sen kendine bile doğru değilken
Kime yalancı diyorsun ey nefsim.
Hepsi yalan
Yalan artık uyan
Gördüğün rüya
İster inan, ister inanma.
(Şubat 2011 İstanbul)