Katli Farz Boğulan Şiirin

Göğü yırtsam iki yandan
Meleklerin kanı damlar yüzüme
İşte katmerli alacalık
Yüzümde...
Haliç'in gün batımına denk.

Böyle midir göğün selamı?
Uzat yüzünü iki yakanın üzerinden
Duy...
Ağlıyor melekler
Ağlıyor şeytan bile
Öyle yalın ki bu gece, kör desem, göz arlanmaz
Kent ışıkları saklanmış gölgem ardına
Gözlerin kamaşmış, biraz tılsım vari
Zihnin karmaşıklaşmış, karılmayan hatrım kalmış.
Belli ki...
Yüreğin bakmaz benden yana
Ben sahi fecirdeyim
Yüzünsüz yani, hani hüzünsüz olmayan...

Ya sen! hangi gece?
Utanıp yalnız bıraktığın günden
Yani dokunmadığın gönülden...
İskelede, sevginden bir tutam atacaksın sularıma
Ya sen şimdi...
boş külaha dondurduğum sevgiden
Daha kaç bahar böyle ocak misali
Ateşsiz durmaya niyetli...
Ayaz serpintisi sessiz, ıssız
Hallere iteceksin bileklerimi?

Ben sahi fecirdeyim!
Yüzüm ellerimden uzak
Ellerin yüzüme yasak, isyan gelgiti

Kan çekilmiş girdabına, çıktımı, dönmez geriye
Bu kayıp figan, aç it talanı
Taksim ediliyor cadde bozması sokaklarda
Etim, kemiğim, sesin, gülüşün...
Bedenim niyaz edilmiş vahşi düş emicilerden
Bitirmiş sol yanı kemirgen gece
Yürek mi?
Tezgah altı gariban sofrasında...

Mes'uliyetin var yalnız bu gece
Sen hep İstanbul kal!
Ben daha her gece, yangın lekesi karartı
İs'ten bulamayan kalıntılarını...
Kilitlenmiş boğazın düğümündeyim.
Hadi salıver, şehrin yutsun hanlarımı

İşte boğaza son defa, şair nefesi
Ne desem şimdi failidir
Katli farz boğulan şiirin.

25/03/2013
Antakya

25 Mart 2013 98 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar