Kelebeğin Ömrü Kadar

Bir mahkûmum ben hücresinde gün sayan.
Firâkın mahkûmuyum, vuslata gün sayıyorum.
Kara duvarlar üzerime geldikçe,
O dünyalar güzeli EFSUN GÖZLERİNİ arıyorum.

Bri kelebeğin kanat çırpışındaki,
Bir günlük hayatın son demlerini yaşarken ki feryat,
Benim gönlümde her daim vardır.
Düşünce bayat, zihniyet bayat, gönül bayat sensiz.
Kısacası sensiz her şey bayat.
Tükendi ömrüm...
Geriye kalansa kelebeğin ömrü kadardır.

Kokunu alıyorum İstanbul rüzgârından,
Adınsa en güzel nağme gönlümün terennümünde.
Dualar yükselir sevgilinin diyârından.
Dualar yükselir benim için Rabb katına.
Sanki hepsi EFSUN GÖZLÜM'ün dudağından dökülmüş.
Sanki hepsi EFSUN GÖZLÜM görünümünde.

Ben seni düşünüyorum.
Gönlüm, hayâlim seni düşünüyor.
Yâni hep seni düşünüyoruz.
Sevdâm gönlümün duvarına dayanmış,
Gönlüm senin hasretinle yanmış,
Hayâllerim gerçeğe seninle uyanmış,
Bense aşka, sevdâya seninle kanmış,
SENİ DÜŞÜNÜYORUZ VE SENİ ÇOK ÖZLÜYORUZ.

Seni emanet ettim âlemlerin sahibi Rabb'e.
Ve bir hadisin sıcaklığı sardı tüm bedenimi.
"El-mer'ü mea men ehabbe."
"Kişi sevdiğiyle beraberdir."
Bilmeni istiyorum ki GÜZEL GÖZLÜM,
Kaç sene geçerse geçsin bekleyeceğim seni.