Kemancı Dayı
Garson! İki çay lütfen. Efendim bir kişisiniz, demeden.
Kemancı dayı sen çal yine son şarkıyı.
Gelmedi gelmeyecek, nasılsa o yabancı.
İki şekerli içerdi zaten çayı.
Tek şeker atıyorum diye bırakmış olmalı.
Severdi hem yalanı dolanı.
Biliyorum benden başka kimse göremez onda olanı...
Garson çaylar soğudu kaldır bakalım çayları.
Şimdi getir rakıyı birayı.
Değiştir sende parçayı kemancı dayı.
Bugün aylardan tam da ayrılık ayı.
Gözleri ateşte kıvılcım misaliydi
Kime baksa yakar geçerdi.
Teni esmerdi buğday gibi,
Saçları siyahtı gecenin ortası gibi
Ve dili yılandı, yazık ne söylerse kalbim inanırdı.
Sesiyle vokal yapsa yankılanırdı.
Şimdi söyle nasıl içimden söküp de atayım be kemancı dayı..