Kendini Gerçekleştiren Kehanet

Nöbetlerdeyim;
Zifiri karanlık, ay tutulmuş, bilincim kapalı nefesim daralıyor matem kusuyorum, saat 12:00 yine daldım dipsiz kuyulara ipsiz.
Sahi neydi gerçekten yaşamak?
kirli kalabalıklara inat lunaparkı hayal edip zindanlarda çürümek mi, yoksa tenha bir sokakta yürürken, gecenin zifiri karanlığında serseri birisine yenik düşüp boğularak can vermek mi?
Git gide yabancılaşıyorum bu evrene,
uykularım iltihaplandı ve ben; gözyaşı kusuyorum, kimse bilmez, ne metaforlar dönüyor beynimin içinde.
Bir ses yankılanıyor, gittikçe hüzün kokuyor bu evren.
Analar, bebeklerine süt topluyorlar su şişelerinde,
Can Baba'nın ruhu haykırıyor sanki Mardin sokaklarında;
"Yalnızlığım benim, pasaklı kontesim; ne kadar yalansız yaşarsak, o kadar iyi."
Düzen düzeliyor edasıyla kalbimize fesleğenler, kiraz çiçekleri ekmişiz, lâkin sulamayı ihmal etmişiz, çünkü gittikçe kaktüsleşmiş kalplerimiz.
Bu gece nöbetlerdeyim;
buharlaşıyor yüzüm,
ağırlaşıyor hüzün,
hüzün ki en güzel yüzüdür güzün.
Beni kimseler anlamıyor, ilkbaharda yapraklar sararıyor, ters bir döngü içerisindeyim; filler yalan söylüyor, kuşlar kısa, hayat uçuyor rüzgâr ters yönden esiyor.
Kimi şairleri görüyorum,
mürekkebi döküyorlar ilham kalmamış, sitem çoğalmış ve kalem paramparça.
Eskimiş resimler, eksilmiş insanlar.
Masmavi bir şafağın rüyasında, çocukluğuma dalıyorum; kâğıttan yaptığım gemiler, nostalji kokan ninniler, insanlara olan güvenim, çamurla geçirdiğim zaman, bedenimin toprağa ilk teması, huzurla harmanlanmış yokluk, boşluğun sesi, bahçelerdeki esinti, elmadaki mayhoşluk, eski bir anahtar, ürkütücü bir ahır ve başları kesik oyuncak bebekler, ve sonsuz hayal gücüm.
Yalancı bir dünyada yaşıyoruz;
dağları yıkılan, dalları kırılan bir dünyada.
Artık istesem de vazgeçemem senden dünya,
vazgeçebilecek olsaydım, cok daha önceden çekerdim elimi, eteğimi senden.
Git gide alışıyorum sana,
hiçbir alışkanlık bu kadar berbat olamaz.

06 Kasım 2022 2 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar