Kesik

Küçük bir çocuğun elindeki kesik gibiydi beni terk edişin
O an ki acı kadar gerçek
Suyun değdiğinde yanması kadar can yakıcıydı.
Yara bandı ne çare
Acı içten içe sızlardı.
Bir şeker kadar tatlıydı seni sevişim.
Ta ki şeker eriyene kadar
Şekerin çubuğunu gördüğündeki hayal kırıklığı gibiydi seninle olmak.
Sıcak havada dondurma yemeye çalışmak gibiydi seni sevmek için çabalamak.
Erimemesi için direniyordum
Ama bir yerden kopuyordu yokluğun.
İçim gidiyordu hani
Öyle bir şey seni sevmek.
Serçe parmağını sandalyenin kenarına vurmak kadar acı seninle olmak.
Nasıl bir can havliyle çığlık atarsın ya
Küfürler edersin durduk yere sandalyeye
Elinden gelse kafa göz girersin
Öyle bir can havliyle kaybettim seni işte.
Ve
Kışın yerden çıkmaya calışan bir dağ çiçeği gibiydi mutlu olman için çabalamam.
Derinliklerden geliyordu
Deliyordum adeta tüm engelleri
Güneşi görmek için
Gökyüzüne bakmak için uğraş veriyordum
Çiçek'te öyle tabi
Ta ki havalar ısınıncaya kadar.
Sende ta ki seni sevdiğimi anlayana kadar kaldın benimle
Giderken her şeyimi götürdün peşinde.
Şimdi bir yalancı tebessüm
Bir de teselli veren arkadaşlarım kaldı elimde.
Mutlumuyum sence
Tabi ki hayır
Bu sadece mutsız görünmemek için gülmeye çalışmak bence.