Kim Sevmiş

             KİM SEVMİŞ

Kim sevmiş çirkini?
Kim selam vermiş fakir ile fukaraya?
İtibar güzel ile zengine demişler!
Kapına gelip dayanırsa bir gün?
Sakın bağlama eşek niyetine!
Adına ihtiyarlık denilen bu günleri!

Güzelliğin yerinde?
Albenin de varken gözlerinde?
Buyur eden çok olur seni sofraya!
Bir yel gelip esip gidince elinden;
Kimse bakmaz senin bu gül yüzüne!
İtibar güzel ile zengine demişler?

Karın cebinde paran taşarken sever!
Çocukların para verirken!
Ya metresin? Çeşmen akarken!
Dostlarım dersen zirvedeyken selam verir!
Gel bir kıvılcım düşmeden sıkı bağla varını!
İtibar güzel ile zengine demişler!

Hayatta bu düzen kurulmuşken?
Hükümet kapısında farklı mı dersin?
Zengin arabasını koca dağdan aşırır!
Fakirin arabası düz yolda şaşırır! Demişler
Gel gitmeden elden gençliğin ve güzelliğin!
Sıkı bağla kapına bu günlerini!

Bakma sen benim bu dediklerime;
Ben ne kadar akıl versem de sana?
Sen yine bildiğini okuyacaksın bu yolda?
Parasız akıl sudan ucuz olurmuş derler!
Bilinmez kıymeti halk arasında!
İyi bağla gençliği gitmeden elinden!

Uçup gidince gençliğin bir gün elden!
Ne dermanın kalır zirveye çıkacak!
Ne dizlerin tutar inişe geçecek!
Halini hatırını da sormazlar senden!
Bu gün dost bildiğin insanlar!
Gel kıymetini bil genliğin elden gitmeden!

Gençliğin elinde, paran da varsa cebinde?
Bütün flaşlar senin üzerine patlar!
Sahnelerdeki mor ışıklar seni aydınlatır!
Yürüdüğün her yol da kırmızı güller olur!
Gel bu gençliğin kıymetini bil!
Bir yel gelip alıp gitmeden elden!

Esti yine deli gönül esti!
Şimdi nerden döküldü bu kelimeler?
Önce kendine bak, sonra akıl ver desem?
Haddimi aşmış saygısızlık etmiş olurum!
Gel bu gençliğin kıymetini bil gitmeden elden!
İtibar güzel ile zengine demişler!

Dile kolay gelir söylenecek sözler!
Bilmez ki her zaman yaşanacaktır ömürde!
İlkbaharın yazı kışı denilen günleri?
Sen hiç gördün mü inişi olmayan bir dağ yamacı?
Yaşlılığı görmeden geçsin bu beden!
Sen günü gününde yaşa kalmasın yarınlara?


ÜNAL ŞAHİNLER
08.09.2020
Salı - 11.20